Translation of "Evim" in English

Evim güzel evim

Home sweet home.

- Evim büyüktür.
- Benim evim büyük.

My house is big.

- Evim yok.
- Benim evim yok.

I have no home.

Hastane evim,

the hospital became my home,

Evim burada.

My house is here.

Evim boş.

My house is empty.

Evim küçüktür.

My house is small.

Evim büyüktür.

My house is big.

Evim yandı.

My house burned down.

Evim yok.

- I have no home.
- I don't have a house.

Evim pis.

My house is dirty.

Evim satılıktır.

My house is for sale.

- Benim bir evim var.
- Bir evim var.

I have a home.

- Evim yapım aşamasındadır.
- Benim evim inşaat halinde.

My house is under construction.

- Evim denize bakıyor.
- Evim full deniz manzaralı.

My house faces the sea.

- Evim denize bakıyor.
- Benim evim denize doğru bakar.
- Evim full deniz manzaralı.

My house looks toward the sea.

Benim evim güzel.

My house is nice.

Evim istasyona yakın.

My house is near the station.

Evim tam sigortalıdır.

My house is fully insured.

Evim kırsal alanda.

My home is in the country.

Benim evim banliyölerde.

My house is in the suburbs.

Evim okula yakındır.

My house is near the school.

Evim buraya uzak.

My house is a long way from here.

Benim evim yanıyordu.

My house was on fire.

Benim evim sigortalıdır.

My house is covered by insurance.

Benim evim senindir.

My home is yours.

O benim evim.

That is my house.

Evim bir köydedir.

My house is in a village.

Evim kentin eteklerinde.

My house is on the skirts of the town.

Evim okula yakın.

My house is close to the school.

Benim evim büyük.

My home is big.

Evim istasyona yakındır.

My home is close to the station.

Evim eşyalarla doludur.

My house is filled with things.

Evim kentin kuzeyinde.

My house is north of the city.

Evim güneye bakar.

- My house looks to the south.
- My house faces to the south.

Evim benim kalemdir.

My home is my castle.

Evim okyanusun yanında.

My house is by the ocean.

Benim evim uzak.

- My home is far away.
- My house is far away.

Evim süpermarkete yakındır.

My house is close to the supermarket.

Bir evim yok.

I don't have a home.

Evim inşa ediliyor.

My house is built.

Bu benim evim.

- This house is mine.
- This is my house.

Benim evim perili.

My house is haunted.

Evim sekizinci kattadır.

My home is on the eighth floor.

Evim kütüphanenin kuzeyinde.

My house is north of the library.

Yaşayacak evim yok.

I have no home to live in.

Benim evim küçücük.

My house is tiny.

Evim kargaşa içinde.

My house is in disarray.

Evim çok dağınık.

My apartment is a mess.

Evim çok küçük.

My house is too small.

Evim çok büyük.

My house is too big.

Benim evim yeni.

My house is new.

Evim iyi yalıtılmış.

My house is well insulated.

Benim evim orada.

My house is over there.

Evim çok eski.

My house is very old.

Evim büyük değil.

My house isn't large.

Evim yeni değil.

My house isn't new.

Benim evim var.

I have a house.

Evim deniz kenarında.

My house is by the sea.

Bir evim var.

I own a house.

Evim güneye bakıyor.

My house faces south.

- Benim evim beş blok ötededir.
- Evim beş sokak ötede.

My house is five blocks away.

- Bu benim evim.
- Bu benim evimdir.
- Burası benim evim.

This is my house.

- Benim evim kentin eteklerindedir.
- Benim evim kentin dış mahallelerindedir.

My house is on the outskirts of the city.

- Benim büyük bir evim var.
- Geniş bir evim var.

I have a large house.

evim, çiftlik, şu tarla,

with my house, the farm, that field,

Evim şehrin kuzey kesiminde.

My house is in the northern part of the city.

Ah, hayır! Evim yanıyor!

Oh, no! My house is on fire!

Benim evim yolun tepesinde.

My house is up the road.

Benim evim senin evindir.

- My home is your home.
- My house is your house.

Artık bir evim yok.

I no longer have a home.

Benim evim parka yakındır.

My house is close to the park.

Benim evim güneye bakıyor.

My house looks to the south.

Evim Tokyo kulesine yakındır.

My house is near Tokyo Tower.

Evim o köprünün ötesindedir.

My house is beyond that bridge.

Ben yokken evim soyuldu.

My house was robbed while I was away.