Translation of "Yapmasına" in English

Konuşmayı yapmasına izin ver.

Let him do the talking.

Onu yapmasına izin ver.

Let her do that.

Bunu yapmasına izin verirdim.

I would've let him do it.

Onu yapmasına izin verelim.

Let's let him do it.

Tom'un bunu yapmasına şaşırmadım.

- I wasn't surprised that Tom did that.
- I wasn't surprised Tom did that.

Tom'un bunu yapmasına şaşırdım.

- I was surprised that Tom did that.
- I was surprised Tom did that.

- Tom'un bunu yapmasına izin ver.
- Tom'un onu yapmasına izin ver.

- Let Tom do that.
- Let Tom do this.
- Have Tom do that.

Haçlı ordularının yapmasına maruz kaldılar

they were exposed to the crusader armies doing

O işi yapmasına gerek yoktu.

- She need not have done the work.
- She didn't need to do that work.

Onun işi yapmasına gerek yoktu.

She need not have done the work.

Tom'un onu yapmasına izin veremem.

I can't let Tom do that.

Tom'un onu yapmasına izin vermeyelim.

- Let's not allow Tom to do that.
- Let's not let Tom do that.

Tom'un onu yapmasına izin verelim.

- Let's allow Tom to do that.
- Let's let Tom do that.

Bunu kimsenin yapmasına izin vermeyeceğim.

- I won't let anyone do that.
- I won't let anybody do that.

Tom'un onu yapmasına gerek yoktu.

Tom didn't need to do that.

Tom'un onu yapmasına izin verdim.

I let Tom do it.

Tom'un onu yapmasına yardım edemedim.

I couldn't help Tom do that.

Tom'un onu yapmasına izin vermeyeceğim.

- I won't let Tom do that.
- I won't allow Tom to do that.

Bunu Tom'un yapmasına izin vermiyorum.

I'm not letting Tom do this.

Tom'un onu yapmasına izin vermiyorum.

I'm not letting Tom do that.

Tom'un bunu yapmasına izin verecektim.

- I would've let Tom do it.
- I would have let Tom do it.

Sevdiği gibi yapmasına izin vereceğim.

I am going to let her do as she likes.

Tom'un bunu yapmasına izin ver.

Let Tom do this.

Tom'un onu yapmasına izin verilmeyecek.

Tom won't be allowed to do that.

Tom'un onu yapmasına yardım etmelisin.

You should help Tom do that.

Tom'un bunu yapmasına gerek yok.

- Tom doesn't have to do this.
- Tom doesn't need to do this.

Tom'un onu yapmasına gerek yok.

Tom doesn't need to do that.

Tom'un onu yapmasına izin verildi.

Tom is allowed to do that.

Tom'un onu yapmasına izin verme.

- Don't let Tom do that.
- Don't allow Tom to do that.

Onların bunu yapmasına izin vermeyeceğim.

I won't let them do it.

Onun bunu yapmasına izin vermeyeceğim.

- I won't let him do it.
- I won't let him do this.
- I will not let him do this.

Avukatların sörf yapmasına gerek yoktu.

The lawyers haven't needed to surf.

Tom'un onu yapmasına yardım edebilirim.

I can help Tom do that.

Onların onu yapmasına izin ver.

Let them do that.

Tom'un onu yapmasına izin ver.

- Let Tom do it.
- Let Tom do that.
- Let's have Tom do it.

Onların bunu yapmasına izin verme.

Don't let them do this.

Onların bunu yapmasına izin ver.

- Let them do this.
- Let them do that.

Onun bunu yapmasına izin ver.

Let him do this.

Pis işi yapmasına izin ver.

Let her do the dirty work.

Bütün konuşmayı yapmasına izin ver.

Let her do all the talking.

Onların onu yapmasına izin vermeyeceğim.

- I won't let them do that.
- I won't let them do it.

Onun onu yapmasına izin vermeyeceğim.

- I won't let him do that.
- I won't let him do it.
- I won't let him do this.

Onların onu yapmasına izin veremem.

I can't let them do that.

Onun onu yapmasına izin veremem.

I can't let him do that.

Onun bunu yapmasına izin verme.

Don't let him do it.

Onun bunu yapmasına izin vermeyin.

Don't let her do it.

Onların bunu yapmasına izin verdim.

I let them do it.

Onun bunu yapmasına izin verdim.

- I let him do it.
- I let her do it.

Onların onu yapmasına yardım edemedim.

I couldn't help them do that.

Onun onu yapmasına yardım edemedim.

I couldn't help him do that.

Tom'un onu yapmasına ihtiyacım vardı.

I needed Tom to do that.

Tom'un bunu yapmasına izin veremeyiz.

We can't allow Tom to do that.

Tom'un onu yapmasına izin vermeyeceğiz.

We're not going to let Tom do that.

Tom'un onu yapmasına izin verilmedi.

Tom wasn't allowed to do that.

Tom'un onu yapmasına izin vermemelisiniz.

- You shouldn't allow Tom to do that.
- You shouldn't let Tom do that.

Tom'un onu yapmasına izin verilmemeli.

Tom shouldn't be allowed to do that.

Tom'un onu yapmasına izin veremeyiz.

We can't let Tom do that.

Tom'un öyle yapmasına gerek yoktur.

Tom isn't required to do so.

Tom'un onu yapmasına yardım edeceğiz.

We'll help Tom do that.

Tom istediğini yapmasına izin ver.

Let Tom do what he wants.

Tom'un onu yapmasına yardımcı oldum.

I helped Tom do that.

Sana bunu yapmasına izin veremezsin.

- You can't let him do this to you.
- You can't let her do this to you.

Tom'un onu yapmasına yardım etmezdim.

I wouldn't have helped Tom do that.

Tom'un onu yapmasına izin vermezdim.

I wouldn't have let Tom do that.

Tom'un bunu yapmasına izin vermemelisin.

You shouldn't let Tom do that.

Tom'a onu yapmasına izin vermelisin.

- You should allow Tom to do that.
- You should let Tom do that.

Tom'un onu yapmasına güvenebilir miyim?

Can I count on Tom to do that?

Tom'un onu yapmasına izin vermelisin.

- You should allow Tom to do that.
- You should let Tom do that.

Tom'un onu yapmasına yardım etmeyeceğim.

I won't help Tom do that.

Sami'nin bunu yapmasına gerek yoktu.

Sami didn't have to do this.

Çocuklarımın bunu yapmasına izin vermeyeceğim.

I'm not going to let my children do that.

Tom'un onu yapmasına yardım etmeliydim.

- I should've helped Tom do that.
- I should have helped Tom do that.

Tom'un bunu yapmasına izin verdim.

- I let Tom do that.
- I allowed Tom to do that.

Tom'un bunu yapmasına izin vermiyoruz.

- We don't allow Tom to do that.
- We don't let Tom do that.

Tom'un bunu yapmasına izin vermedik.

- We didn't allow Tom to do that.
- We didn't let Tom do that.

Tom'un bunu yapmasına izin veremezsin.

- You can't let Tom do that.
- You can't allow Tom to do that.
- You can't just let Tom do that.

Çocuklarımın bunu yapmasına müsaade etmeyeceğim.

- I won't permit my kids to do that.
- I won't permit my children to do that.

Tom'un bunu yapmasına izin verme.

Don't permit Tom to do that.

Tom'un bunu yapmasına yardım etmeliyim.

I should help Tom do that.

Tom'un bunu yapmasına izin vermedim.

I didn't let Tom do that.

Tom'un bunu yapmasına yardım edebilirim.

I could help Tom do that.

Tom'un bunu yapmasına yardım edeceğim.

I'll help Tom do that.