Translation of "Yapmamamı" in English

Bunu yapmamamı söyledin.

You told me not to do it.

Bana onu yapmamamı söyledin.

- You told me not to do it.
- You told me not to do that.

Tom onu yapmamamı önerdi.

Tom suggested that I not do that.

Kimse bunu yapmamamı istemedi.

No one asked me not to do this.

Kimse onu yapmamamı istemedi.

No one asked me not to do that.

Onu asla tekrar yapmamamı hatırlat.

Remind me to never do that again.

Tom bana onu yapmamamı söyledi.

- Tom told me not to do that.
- Tom has told me not to do that.

Bunu yapmamamı asla söylemediğine eminim.

I'm sure you never told me not to do this.

Tom, artık bunu yapmamamı önerdi.

Tom suggested that I not do that anymore.

Tom bunu yapmamamı istedi benden.

Tom has asked me not to do that.

Bunu yapmamamı söylememiş olsaydın, yapardım.

- If you hadn't told me not to do that, I would've done it.
- If you hadn't told me not to do that, I would have done it.

Tom bana bunu yapmamamı söyledi.

Tom has told me not to do that.

- Onu bana asla tekrar yapmamamı hatırlat.
- Bana onu tekrar asla yapmamamı hatırlat.

Remind me to never ever do that again.

Tom onu bu şekilde yapmamamı söyledi.

Tom told me not to do it this way.

Sen sadece bana onu yapmamamı söyledin.

You just told me not to do that.

Tom bana bunu yapmamamı tavsiye etti.

Tom advised me not to do that.

Bana onu yapmamamı söyleyen kişi Tom'du.

Tom was the one who told me not to do that.

Onlar bana onu burada yapmamamı söyledi.

They told me not to do that here.

Tom bana bunu yapmamamı rica etti.

Tom asked me not to do that.

Bunu yapmamamın sebebi, Tom'un yapmamamı istemesiydi.

The reason I didn't do that was because Tom asked me not to.

Tom'un bana yapmamamı söylediği bir şey yaptım.

I did something that Tom told me not to do.

Tom bana artık onu yapmamamı söyleyen kişiydi.

Tom was the one who told me not to do that anymore.

Tom'un yapmamamı istediği şeyi yaptığımı itiraf ediyorum.

- I admit I did what Tom asked me not to do.
- I admit that I did what Tom asked me not to do.

Tom'un bana neden bunu yapmamamı söylediğini merak ediyorum.

I wonder why Tom told me not to do that.

Tom'un bana yapmamamı söylediği şeyi yaptığımı kabul ediyorum.

- I admit I did what Tom told me not to do.
- I admit that I did what Tom told me not to do.

Tom bunu Mary'nin bana yapmamı söylediği şekilde yapmamamı söyledi.

Tom told me not to do that the way Mary told me to.