Translation of "Yürüyüşten" in English

Uzun yürüyüşten dolayı yoruldum.

I'm tired from the long walk.

Uzun bir yürüyüşten sonra acıktım.

I felt hungry after the long walk.

Uzun yürüyüşten sonra bacaklarım ağrıdı.

My legs ached after the long walk.

Bir yürüyüşten sonra ferahlamış hissediyorum.

- I feel fresh after a walk.
- I feel refreshed after taking a walk.

Beş dakikalık yürüyüşten sonra müzeye vardım.

I reached the museum after a few minutes' walk.

Uzun bir yürüyüşten sonra aç hissederim.

I feel hungry after a long walk.

Ben yürüyüşten sonra tamamen bitkin düştüm.

I was completely exhausted after the hike.

Uzun bir yürüyüşten sonra yorgun olmalı.

She must be tired after a long walk.

O kadar uzun yürüyüşten sonra yorgunum.

I am tired after that long walk.

Bacaklarım uzun bir yürüyüşten sonra zarar görür.

My legs hurt after the long walk.

Tom, Mary'nin yürüyüşten hoşlanıp hoşlanmadığını merak etti.

Tom wondered if Mary enjoyed hiking.

Biz on dakikalık bir yürüyüşten sonra müzeye geldik.

- After ten minutes' walk we came to the museum.
- We arrived at the museum after a ten-minute walk.

Dün, parktaki yürüyüşten evime giderken bir sağanağa yakalandım.

Yesterday I was caught in a shower on my way home from walking in the park.

Biz on dakikalık bir yürüyüşten sonra müzeye vardık.

We arrived at the museum after a ten-minute walk.

O, yürüyüşten önce hiçbir şey yememişti, bayılmak üzereydi.

Because he hadn't eaten anything before the hike, he was about to pass out.

Saatlerce yürüyüşten sonra, dua etmek için bir kilisede durakladılar.

After hours of walking, they stopped to pray in a church.

Yaklaşık bütün gün süren yürüyüşten sonra Tom'un yerinde bitirdim.

I ended up at Tom's place after walking around all day.

Tom Mary'nin uzun yürüyüşten zevk alıp almadığını merak ediyordu.

Tom was wondering if Mary enjoyed hiking.

- Buradan en fazla on dakikalık yürüme mesafesindedir.
- Buradan on dakikalık yürüyüşten daha fazla değildir.

It is no more than ten minutes' walk from here.