Translation of "Taşıma" in English

Bu kitapları taşıma.

Don't move these books.

Fazla bir şey taşıma.

Don't carry anything to excess.

Dinamit taşıma tehlikeli olabilir.

Handling dynamite can be dangerous.

Bu bilgiyi Joana'ya taşıma.

Do not relay this information to Joana.

Tom toplu taşıma kullanıyor.

Tom uses public transportation.

Amerikalılar silah taşıma hakkına sahiptir.

Americans have the right to bear arms.

Buralarda hiç toplu taşıma yoktur.

There is no public transportation around here.

Biz silah taşıma hakkına sahibiz.

We have the right to bear arms.

Toplu taşıma sistemi saat gibi çalışır.

The public transportation system runs like clockwork.

Bu kutuda taşıma ücreti ne kadar?

How much is the freight on this box?

Bu otobüs 45 kişi taşıma kapasitelidir.

This bus is capable of carrying 45 persons.

Bu asansör, on kişi taşıma kapasitesine sahiptir.

This elevator is capable of carrying ten persons.

Bu yer toplu taşıma için uygun değildir.

This place isn't convenient to public transportation.

Hedefi Fransız taşıma ve denizci depolarını yok etmekti

Its aim was to destroy French shipping and naval stores.

Taşıma sırasında kutu ezildi ve içindekiler dışarı uçtu.

The box was crushed during transport and the contents flew out.

Toplu taşıma aracı ile oraya gitmek can sıkıcı.

It's a pain in the neck to get there by public transportation.

Toplu taşıma ile oraya nasıl gideceğini biliyor musun?

Do you know how to get there by public transportation?

Bu yer, toplu taşıma araçları için uygun değildir.

This place isn't convenient for public transportation.

- İşlem ücreti ne kadar?
- Taşıma ücreti ne kadar.

How much is the handling charge?

Hava Yolları sadece başka bir tane havayolu taşıma şirketiydi

Airlines was just another airline carrier.

Kentsel alanlarda toplu taşıma sadece özel ulaşımdan daha hızlıdır.

- Public transport is only quicker than private transport in urban areas.
- Public transportation is only faster than private transportation in urban areas.

Bu kamyon en fazla 5 ton yük taşıma kapasitesine sahip.

This truck has a maximum load of 5 tons.

Arabanın üç sıra koltuğu vardır ve sekiz yolcu taşıma kapasitesine sahiptir.

The car has three rows of seats and is capable of carrying eight passengers.

Bir tayfun kuvvetli rüzgarlarla ve toplu taşıma araçlarını durduran şiddetli yağmurlarla çarşamba günü Tokyo'yu vurdu.

A typhoon hit Tokyo on Wednesday with strong winds and heavy rains stopping public transportation.

- Bu uçak bir seferde 40 yolcu taşıma kapasitesindedir.
- Bu uçak bir seferde 40 yolcu taşıyabilir.

This airplane is capable of carrying 40 passengers at a time.

Yaşama gücü yorulmadan zamanın geniş bir süreci için bir fiziksel veya zihinsel aktivite taşıma kapasitesidir. Sen sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürerek sağlıklı ve dengeli bir diyet tüketerek, eğitim tarafından yaşama gücünü artırabilirsin.

Stamina is the capacity to carry on a physical or mental activity for an extensive period of time without getting tired. You can increase your stamina by training, by maintaining a healthy lifestyle and by consuming a healthy and balanced diet.