Translation of "Sihirli" in English

0.007 sec.

Examples of using "Sihirli" in a sentence and their english translations:

Sihirli mantarlar...

Magic mushrooms -

"Sihirli kelimeyi söylemedin." "Hangi sihirli kelime?"

"You didn't say the magic word." "What magic word?"

Sihirli kelimeyi söyledin.

You said the magic word.

Sihirli kelime nedir?

What's the magic word?

Sihirli mermi yoktur.

There's no magic bullet.

Sihirli değneğin nerede?

Where's your magic wand?

Sihirli kelimeyi söylemedin.

You didn't say the magic word.

Sihirli numaralar yapabilirim.

I can do magic tricks.

Tom sihirli değneğini bir sihirli değnek dükkanından aldı.

Tom bought his magic wand at a magic wand shop.

Sihirli bir çözüm yok.

There is no silver bullet.

Bu sihirli bir numara.

It's a magic number.

Her lamba sihirli değildir.

Not every lamp is magic.

Cin sihirli lambaya emildi.

The genie was sucked into the magic lamp.

Bu sihirli bir değnek.

This is a magic wand.

Sihirli bir değnek yok.

There's no silver bullet.

Bu sihirli bir süpürge.

This is a magic broom.

O sihirli bir iksir.

It's a magic potion.

Restorasyon sihirli bir çözüm değil.

Restoration is not a silver bullet.

Ortada sihirli bir değnek yok,

There is no silver bullet,

Alaaddin sihirli bir lamba buldu.

- Aladdin found a wonderful lamp.
- Aladdin found a magic lamp.

Tom sihirli bir numara yaptı.

Tom performed a magic trick.

Birisinin sihirli sözcüğü söylemesi gerekiyor.

Someone has to say the magic word.

Keşke sihirli bir değneğim olsa.

I wish I had a magic wand.

Mary onun sihirli aynasına baktı.

Mary looked into her magic mirror.

O beni sihirli numaralarla etkiledi.

He impressed me with his magic tricks.

Tom birkaç sihirli hileler bilir.

Tom knows a few magic tricks.

Bu sihirli bir süpürge sopası.

- This is a magic broom.
- This is a magic broomstick.

Sihirli bir gece dünyası ortaya çıkarıyoruz.

Uncovering a magical nighttime world.

Alacakaranlık hakkında sihirli bir şey var.

There's something magic about the nightfall.

Çocuk bir sürü sihirli numaralar biliyor.

The boy knows many magic tricks.

Pek çok eğlenceli sihirli hileler bilir.

He knows many amusing magic tricks.

Sihirli bir numara görmek ister misin?

Want to see a magic trick?

- Sihirli bir andı.
- Büyülü bir andı.

- It was a magic moment.
- It was a magical moment.

Bu madde sihirli mantar olarak da biliniyor.

also known as magic mushrooms.

Tom sözde "sihirli bir taş" satın aldı.

Tom bought a so-called "magical stone".

Dün gece "Sihirli Dağlar"ı okumayı bitirdim.

Last night I finished reading "The Magic Mountain".

Onun sihirli tesisi için tüm kazanç bu.

It's all grist for its magic mill.

Cin yüzyıllardır sihirli lambaya konulmuş olarak kaldı.

The genie remained trapped in the magic lamp for centuries.

Mary sihirli kristal topunda Tom'un geleceğini okudu.

Mary read Tom's future in her magic crystal ball.

Aslen Salzburg'lu olan Mozart, Sihirli Flüt'ü besteledi.

Mozart, who was originally from Salzburg, composed the Magic Flute.

Sonuç olarak sihirli mantar depresyonu ortadan kaldırabilir mi?

So, can magic mushrooms unlock depression?

Gerçekten sihirli güçlerim olsaydı tüm gün bunu yapardım.

this is what I'd be doing all day.

Sihirbaz sihirli değneğini salladı ve ince havada kayboldu.

The wizard waved his magic wand and disappeared into thin air.

Sihirli lamba kırılıp açıldı ve cin serbest kaldı.

The magic lamp broke open and the genie was released.

Alaaddin, sihirli lambayı ovuşturduğu zaman bir cin çıktı.

A genie appeared when Aladdin rubbed the magic lamp.

- Sihirli bir değnek yok.
- Hiç gümüş mermi yok.

There's no silver bullet.

Sihirli değneğimi görmek ister misin?" "Sihirli bir değneğin mi var, Tom? Gerçekten mi?" "Evet ben bir bir sihirbazım."

"Do you want to see my magic wand?" "You have a magic wand, Tom? Really?" "Yes, I'm a wizard!"

Cebimde üçüncü bir sihirli değnek duruyor, toplumdan soyutlanmış şekilde,

A third magic wand sits in my pocket, socially isolated,

çünkü onlar bize sihirli bir şeyler öğretmek için buradalar

because they are here to teach us something magical,

Ancak çeşitliliği ve katılımı düzeltebilen sihirli bir değnek yok.

But there is no magic wand for correcting diversity and inclusion.

Ve onlar kendilerini Narnia denen sihirli bir dünyada buldular.

And they found themselves in a magical world called Narnia.

Bu sihirli kristal, negatif titreşimleri yok etmeye yardım edecek.

This magic crystal will help eliminate negative vibrations.

- Alaaddin sihirli bir lamba buldu.
- Alaaddin harika bir lamba buldu.

Aladdin found a wonderful lamp.

Fakat bu, sihirli mantarın Ben ve Kirk'e yaptığı etkinin tam tersi.

quite the opposite of what magic mushrooms did to Ben and to Kirk.

"u sihirli bir değnek." Emin misin, Tom? Bu sadece normal bir değneğe benziyor."

"This is a magic wand." "Are you sure, Tom? It just looks like a regular stick."

"Ayy! Kaleyi patlattığım için üzgünüm. Sihirli havai fişeklerimi kullanıyordum." "Bir dahakine daha temkinli ol, Link."

"Oops! Sorry the castle exploded. I was using my magic fireworks." "Be more careful next time, Link."

Geçmişte insanlar sihirli güçler kazanmak için kendilerini şeytana satarlardı. Şimdilerde bu güçleri bilimden kazanıyorlar ve kendilerini şeytanlaşmak zorunda buluyorlar.

In former days, men sold themselves to the Devil to acquire magical powers. Nowadays they acquire those powers from science, and find themselves compelled to become devils.