Translation of "Değnek" in English

0.004 sec.

Examples of using "Değnek" in a sentence and their english translations:

Aba altından değnek göster.

Speak softly and carry a big stick.

Bu sihirli bir değnek.

This is a magic wand.

Sihirli bir değnek yok.

There's no silver bullet.

Ortada sihirli bir değnek yok,

There is no silver bullet,

Tom bir değnek olmadan yürüyemedi.

Tom couldn't walk without a cane.

Tom sihirli değneğini bir sihirli değnek dükkanından aldı.

Tom bought his magic wand at a magic wand shop.

- Sihirli bir değnek yok.
- Hiç gümüş mermi yok.

There's no silver bullet.

Cebimde üçüncü bir sihirli değnek duruyor, toplumdan soyutlanmış şekilde,

A third magic wand sits in my pocket, socially isolated,

Ancak çeşitliliği ve katılımı düzeltebilen sihirli bir değnek yok.

But there is no magic wand for correcting diversity and inclusion.

"u sihirli bir değnek." Emin misin, Tom? Bu sadece normal bir değneğe benziyor."

"This is a magic wand." "Are you sure, Tom? It just looks like a regular stick."

- Biz ev sahibesine kirayı ödersek, yiyecek için hiç paramız olmayacak; aşağı tükürsen sakal yukarı tükürsen bıyık.
- Biz ev sahibesine kirayı ödersek, yiyecek için hiç paramız olmayacak; iki ucu boklu değnek.
- Biz ev sahibesine kirayı ödersek, yiyecek için hiç paramız olmayacak; iki arada bir derede.

If we pay the rent to the landlady, we won't have any money for food; we are between the devil and the deep blue sea.