Translation of "Sevdiğimi" in English

Sevdiğimi seviyorum.

I like what I like.

Seni sevdiğimi biliyorsun!

You know I love you!

Seni sevdiğimi biliyorsun.

- You know I love you.
- You know that I like you.

Neyi sevdiğimi biliyorsun.

You know what I like.

Tom'u sevdiğimi söylemedim.

I didn't say I liked Tom.

Bunu sevdiğimi sanmıyorum.

- I don't think I like it.
- I don't think that I like it.

Seni sevdiğimi biliyorum.

- I know I love you.
- I know that I love you.

Onu sevdiğimi hatırlıyorum.

I remembered I loved her.

Seni sevdiğimi unutma.

Remember that I love you.

Tom'u sevdiğimi düşünüyorum.

I think I like Tom.

Bunu sevdiğimi söylemedim.

I didn't say I liked it.

Onu sevdiğimi düşünüyorum.

I think I like it.

Onları sevdiğimi söylemedim.

I didn't say I liked them.

Onu sevdiğimi söylemedim.

I didn't say I liked him.

Tom'u sevdiğimi söyledim.

I said that I liked Tom.

Onu sevdiğimi biliyordu.

He knew that I loved him.

Tom'a onu sevdiğimi söyle.

Tell Tom I love him.

Mary'ye kendisini sevdiğimi söyle.

- Tell Mary I love her.
- Tell Mary that I love her.

Seni sevdiğimi bilmeni istiyorum.

- I want you to know that I love you.
- I want you to know I love you.

O onu sevdiğimi düşünüyor.

He thinks I love her.

Mary'yi sevdiğimi göremiyor musun?

Can't you see I love Mary?

İkinizi de sevdiğimi biliyorsunuz.

- You know I love you both.
- You know that I love you both.

Onlara neyi sevdiğimi söyledim.

I told them what I like.

Tom Mary'yi sevdiğimi biliyor.

- Tom knows I like Mary.
- Tom knows that I like Mary.

Artık seni sevdiğimi sanmıyorum.

- I don't think I like you anymore.
- I don't think that I like you anymore.

Hangisini sevdiğimi Tom'a söyledim.

I told Tom which one I like.

Seni sevdiğimi sana söyledim.

I told you I loved you.

Tom kendisini sevdiğimi biliyor.

- Tom knows I like him.
- Tom knows that I like him.

Mary'yi gerçekten sevdiğimi biliyorum.

I know that I really love Mary.

Seni sevdiğimi bildiğini sanmıyorum.

I don't think he knows I love you.

Tom Mary'yi sevdiğimi düşünüyor.

Tom thinks I love Mary.

O, onu sevdiğimi biliyor.

He knows that I love him.

Ben neyi sevdiğimi biliyorum.

I know what I like.

Bana kimi sevdiğimi söyleme.

Don't tell me who I like.

Ne sevdiğimi biliyor musun?

Do you know what I like?

Tom onu sevdiğimi bilmiyor.

- Tom doesn't know I like him.
- Tom doesn't know that I like him.

Sana hangisini sevdiğimi söyledim.

I told you which one I like.

Onlara hangisini sevdiğimi söyledim.

I told them which one I like.

Ona hangisini sevdiğimi söyledim.

I told him which one I like.

Onu sevdiğimi ona söylemeliydim.

I should have told her that I love her.

Mary'yi sevdiğimi Tom'a söyledim.

I told Tom that I liked Mary.

Tom'a onu sevdiğimi söyledim.

I told Tom I loved him.

Ona, onu sevdiğimi söyle.

Tell her that I love her.

Mary'ye onu sevdiğimi söyledim.

- I told Mary that I loved her.
- I told Mary I loved her.

Tom onu sevdiğimi düşünüyor.

- Tom thinks I love him.
- Tom thinks that I love him.

Karıma onu sevdiğimi söyle.

Tell my wife I love her.

Tom'a Mary'yi sevdiğimi söylemeliydim.

- I should've told Tom that I love Mary.
- I should have told Tom that I love Mary.

Anneme onu sevdiğimi söyle.

Tell Mom that I love her.

Leyla'ya onu sevdiğimi söyle.

Tell Layla that I love her.

Tom'a onu sevdiğimi söylemedim.

I didn't tell Tom that I loved him.

Mary'ye onu sevdiğimi söylemeliydim.

- I should've told Mary that I loved her.
- I should've told Mary I loved her.
- I should have told Mary that I loved her.

Bunu yapmayı sevdiğimi söylemedim.

- I didn't say I liked doing that.
- I didn't say that I liked doing that.

Tom'un yaptığını sevdiğimi sanmıyorum.

- I don't think I like what Tom is doing.
- I don't think that I like what Tom is doing.

- Tom'u ne kadar sevdiğimi unutmuştum.
- Tom'u ne kadar sevdiğimi unuttum.

I'd forgotten how much I liked Tom.

- Seni sevdiğimi ve özlediğimi unutma.
- Seni sevdiğimi ve özlediğimi hatırla.

- Remember that I love you and miss you.
- Remember that I love and miss you.

- Seni ne kadar sevdiğimi bilemezsin.
- Seni ne kadar sevdiğimi bilmiyorsun.

You don't know how much I love you.

- Onu hâlâ sevdiğimi mi düşünüyorsun?
- Onu hâlâ sevdiğimi mi düşünüyorsunuz?
- Sen onu hâlâ sevdiğimi mi düşünüyorsun?

Do you think I still love her?

Tom'a onu sevdiğimi söylemek istiyorum.

- I want to tell Tom I love him.
- I'd like to tell Tom that I love him.
- I want to tell Tom that I love him.

Mary'ye onu sevdiğimi söylemek istiyorum.

I want to tell Mary I love her.

Seni gerçekten sevdiğimi bilmeni istiyorum.

- I just want you to know that I really love you.
- I just want you to know I really love you.

Tom'u ne kadar sevdiğimi unutmuştum.

I'd forgotten how much I liked Tom.

Mary'yi sevdiğimi biliyorsun, değil mi?

- You know I love Mary, do you not?
- You know I love Mary, right?

Seni sevdiğimi hiç kimse bilmiyor.

- No one knows that I like you.
- No one knows I like you.

O muhtemelen onu sevdiğimi biliyor.

He probably knows I like him.

Tom muhtemelen onu sevdiğimi biliyor.

Tom probably knows I like him.

Aptal olma. Seni sevdiğimi biliyorsun.

- Don't be silly. You know I love you.
- Don't be silly. You know that I love you.

Seni sevdiğimi ve özlediğimi hatırla.

Remember that I love you and miss you.

Seni sevdiğimi gerçekten söyledim mi?

Did I really say I loved you?

Tom muhtemelen şarap sevdiğimi sandı.

Tom probably thought I liked wine.

Tom muhtemelen Mary'yi sevdiğimi düşündü.

Tom probably thought I liked Mary.

Tom muhtemelen Boston'u sevdiğimi düşünüyordu.

Tom probably thought I liked Boston.

Onlara onları sevdiğimi söylemek istiyorum.

I want to tell them I love them.

Ona onu sevdiğimi söylemek istiyorum.

I want to tell him I love him.

Seni sevdiğimi ve özlediğimi unutma.

Remember that I love you and miss you.

Seni sevdiğimi nasıl kanıtlarım bilmiyorum.

I don't know how to prove that I love you.

Tom'a onu sevdiğimi söylemeni istiyorum.

I want you to tell Tom that I love him.

Bana hangi şarkıları sevdiğimi sordun.

You asked me what songs I liked.

Mary muhtemelen onu sevdiğimi biliyor.

- Mary probably knows I like her.
- Mary probably knows that I like her.

Seni sevdiğimi söylediğimde samimi davranıyorum.

I'm being sincere when I say that I love you.

Bu balığı sevdiğimi nasıl öğrendin?

How did you find out that I like this fish?

Tom'u hâlâ sevdiğimi düşünüyor musun?

Do you think I still love Tom?

Tom muhtemelen Mary'yi sevdiğimi bilir.

Tom probably knows I like Mary.

Ben Tom'u fazla sevdiğimi sanmıyorum.

- I don't think I like Tom much.
- I don't think that I like Tom much.

Onu sevdiğimi biliyorsun, değil mi?

You know I love him, don't you?

Tom'u sevdiğimi biliyorsun, değil mi?

- You know I love Tom, don't you?
- You know that I love Tom, don't you?