Translation of "Sahiptim" in English

Yanlış şeylere sahiptim.

I had the wrong things.

Onlardan üçüne sahiptim.

I had three of them.

Kitabın iki kopyasına sahiptim.

I had two copies of the book.

Ben aynı düşünceye sahiptim.

I had the same thought.

Ben aynı soruna sahiptim.

I used to have that same problem.

Oldukça çok araziye sahiptim.

I used to own quite a lot land.

Evde en iyi koltuğa sahiptim.

I had the best seat in the house.

Bir taneye sahiptim ama o çalındı.

I used to have one, but it was stolen.

Ben tam olarak aynı duyguya sahiptim.

I had the exact same feeling.

Ben eski bir Rolls Royce'a sahiptim.

I used to have an old Rolls Royce.

Sonunda gitarı yeniden çalmamı sağlayacak aksesuarlara sahiptim.

I finally had the accessories back to play the guitar again,

Bir zamanlar Tom'a tam benzeyen bu arkadaşa sahiptim.

I had this friend once who looked just like Tom.

Ben de bir zamanlar benzer bir deneyime sahiptim.

I had a similar experience once.

- Ben çok uzun saça sahiptim.
- Çok uzun saçım vardı.

I used to have very long hair.

- Onlardan birine sahiptim.
- Eskiden bende de öyle bir tane vardı.

I used to have one of those.

- Ben bir spor arabaya sahiptim.
- Benim bir spor arabam vardı.

I used to own a sports car.

Ben de uzun süredir ailemle birlikte rahat bir gün geçirdiğim duygusuna sahiptim.

I also really had the feeling of having had a relaxed day with my family for the first time in a long while.