Translation of "Sabırlı" in English

Sabırlı ol.

Be patient.

Sabırlı ol!

Be patient!

Sabırlı değilim.

I'm not patient.

Sabırlı olmalısın.

You need to be patient.

Tom sabırlı.

Tom is stoic.

Sabırlı görünüyor.

Tom seems stoic.

Sabırlı olabilirim.

I can be patient.

Sabırlı insanlarız.

We're very patient people.

- Lütfen sabırlı olun.
- Lütfen sabırlı ol.

Please have patience.

- Daha sabırlı olmalısın.
- Daha sabırlı olman gerek.

You need to be more patient.

Sabırlı olmak zorundasın.

You have to be patient.

Sabırlı olmayı öğrendi.

He has learned to be patient.

Daha sabırlı olmalısın.

You must be more patient.

Ben sabırlı olacağım.

- I will endure.
- I'll be patient.

- Dayanacağım.
- Sabırlı olacağım.

I will endure.

Çok sabırlı değilim.

I'm not very patient.

Yeterince sabırlı değildim.

I wasn't patient enough.

Biraz sabırlı ol!

Keep your shirt on.

Sabırlı olmak zorundayız.

We have to be patient.

Sabırlı olmamız gerekir.

- We have to be patient.
- We need to be patient.

Tom sabırlı olabilir.

Tom can be patient.

Biz sabırlı olacağız.

We'll be patient.

Sabırlı ol be.

Keep your pants on.

Tom sabırlı kaldı.

Tom remained stoic.

Sadece sabırlı ol.

Just be patient.

Şimdi sabırlı ol.

Now be patient.

Lütfen sabırlı olun.

Please be patient.

Ben sabırlı oluyorum.

I'm being patient.

Tom çok sabırlı.

Tom has a lot of patience.

Biraz sabırlı ol.

Have some patience.

Başkalarına sabırlı olun.

Be patient with others.

Daha sabırlı olmalıydım.

- I should've been more patient.
- I should have been more patient.

Neden sabırlı olmuyoruz?

Why don't we be patient?

- O sabırlı bir adamdır.
- O sabırlı bir adam.

He's a patient man.

- Bana karşı sabırlı ol.
- Bana karşı sabırlı olun.

Be patient with me.

- Sen çok sabırlı bir insansın.
- Çok sabırlı bir insansın.
- Sen çok sabırlı birisin.

You're a very patient person.

- Burada sabırlı olmak zorundayız.
- Sadece burada sabırlı olmak zorundayız.

We just have to be patient here.

Ben sabırlı bir adamım.

I'm a patient man.

Ben artık sabırlı olamam.

I can't be patient any longer.

O sabırlı bir kadın.

She's a patient woman.

Başkalarıyla sabırlı olmaya çalış.

Try to be patient with others.

Sadece sabırlı olmak zorundayız.

We just have to be patient.

Sadece sabırlı olmak zorundasın.

You just have to be patient.

Tom'a karşı sabırlı olun.

Be patient with Tom.

Tom sabırlı olmayı öğrendi.

Tom has learned to be patient.

Tom genellikle oldukça sabırlı.

Tom is usually quite patient.

Tom çok sabırlı değildir.

Tom isn't very patient.

Tom sabırlı, değil mi?

Tom is patient, isn't he?

Tom sabırlı bir adamdır.

- Tom is a patient man.
- Tom is a patient person.

Sanırın daha sabırlı olabilirdin.

- I think you could've been more patient.
- I think you could have been more patient.

Çok sabırlı olduğunu düşünüyorum.

I think you've been very patient.

Çocuklarla uğraşırken sabırlı olmalısın.

You should not lose your patience when dealing with kids.

Hayatım boyunca sabırlı olageldim.

I've been patient my whole life.

O nazik ve sabırlı.

She's gentle and patient.

Çok sabırlı bir öğretmensin.

- You are a very patient teacher.
- You're a very patient teacher.

O son derce sabırlı.

She is extremely patient.

Tom son derece sabırlı.

Tom is extremely patient.

Şu anda sabırlı davranıyorum.

I'm being patient right now.

Hadi, Tom, sabırlı ol.

Come on, Tom, be patient.

Benim tavsiyem sabırlı olmaktır.

My advice is to be patient.

Bize karşı sabırlı ol.

Be patient with us.

Onlara karşı sabırlı olun.

Be patient with them.

Ona karşı sabırlı ol.

Be patient with him.

Sen sabırlı bir adamsın.

- You are a patient man.
- You're a patient man.

Lütfen benimle sabırlı olun!

Please, be patient with me!

Bana karşı sabırlı olun.

Have patience with me.

Tom'un sabırlı olduğunu düşünüyorum.

- I think Tom is patient.
- I think that Tom is patient.

Sadece sabırlı olmamız gerekiyor.

We just need to have patience.

Onlar daha sabırlı olmalılar.

They must be more patient.

Burada sabırlı olmak zorundayız.

- We have to be patient here.
- We just have to be patient here.

Sabırlı ve iyimser olun.

Be patient and optimistic.

Keşke daha sabırlı olsaydım.

I wish I was more patient.

Tom daha sabırlı olmalıydı.

- Tom should've been more patient.
- Tom should have been more patient.

Sabırlı olmam gerektiğini biliyorum.

- I know I need to be patient.
- I know that I need to be patient.

Tom daha sabırlı olmalı.

Tom should be more patient.

Tom çok sabırlı değildi.

Tom wasn't very patient.

Daha sabırlı olmam gerekiyor.

I need to be more patient.

- Sabırlı olmak için herkese ihtiyacımız var.
- Herkesin sabırlı olmasını istiyoruz.

We need everyone to be patient.

Biraz daha sabırlı olsaydın başarabilirdin.

- If you had been a little more patient, you could have succeeded.
- If you'd been a little more patient, you could've succeeded.
- If you'd been a little more patient, you could have succeeded.

Biraz daha sabırlı olsaydın, başarırdın.

- If you had been a little more patient, you would have succeeded.
- If you'd been a little more patient, you would've succeeded.
- If you'd been a little more patient, you would have succeeded.

O çok düşünceli ve sabırlı.

She is very thoughtful and patient.

Her şeyden önce, sabırlı olun.

Above all, be patient.

O senin kadar sabırlı değil.

She is not as patient as you.

Tom gerçekten sabırlı, değil mi?

Tom is really patient, isn't he?

Tom oldukça sabırlı, değil mi?

Tom is pretty patient, isn't he?

Tom benim kadar sabırlı değil.

Tom isn't as patient as I am.

Tom Mary kadar sabırlı değil.

- Tom isn't as patient as Mary.
- Tom is not as patient as Mary.
- Tom isn't as patient as Mary is.

Tom senin kadar sabırlı değil.

Tom isn't as patient as you.