Translation of "Olanların" in English

0.005 sec.

Examples of using "Olanların" in a sentence and their english translations:

Mevcut olanların hepsi plana karşıydı.

Those present were all against the plan.

Tom ofiste olanların iyice farkında.

Tom is well aware of what is going on at the office.

Tom'un olanların farkında olduğundan eminim.

I'm sure Tom is aware of what happened.

Bu ihtiyacımız olanların bir listesi.

This is a list of what we need.

İyi olanların hepsini o aldı.

She took all the good ones.

Ona olanların ne önemi var?

What does it matter what happens to him?

Onların hepsinin olanların farkında olduklarından eminim.

I'm sure they're all aware of what happened.

Söyleyecek bir şeyi olanların dikkatini çekiyorsun.

You are getting the attention of those who have something to say.

Bu olanların bana hatırlattığı şey New Orleans'daki

What I'm reminded of are photos in New Orleans

Çünkü iş yerinde üç yakın arkadaşı olanların

Because people with 3 close friends at work,

Ama aldanmayın, son yıllarda olanların bunla alakası yok.

But don’t be fooled, what has happened in the last years has nothing to do with this.

Grip olanların sadece %2'sinin hastaneye yatırılması gerekir.

Only 2% of people with the flu need to be hospitalized.

Afrika'da açlıktan muzdarip olanların acil yardıma ihtiyaçları var.

Those who are suffering from hunger in Africa need urgent help.

Hiç kimse olanların sorumluluğu üstlenmek için ortaya çıkmadı.

No one has come forward to claim responsibility for what happened.

Ücretlerini ödememiş olanların dersin sonunda beni görmeleri isteniyor.

Those who have not paid their dues are asked to see me at the end of class.

Pierrette'nin ölümüyle ilgili olanların en ufak pişmanlıkları yoktu.

The people who were involved in Pierrette's death do not have the slightest regrets.

Ben her zaman dondurulmuş olanların yerine taze sebzeler alırım.

I always buy fresh vegetables instead of frozen ones.

Dün gece olan bitenlerle bugün olanların ne ilgisi var?

What does what happened last night have to do with what's happening today?

Meksika'da Mısır'da olanların herhangi birinden daha büyük bir piramit var.

There's a pyramid in Mexico bigger than any of those in Egypt.

Wikipedia'da yazılı olanların her zaman doğru olmadığını aklınızda tutmanız gerekir.

You need to bear in mind that what is written on Wikipedia isn't always true.

- Kanun, yaşı küçük olanların sigara içmesini yasaklıyor.
- Kanun, reşit olmayanların sigara içmesini yasaklıyor.

The law prohibits minors from smoking.

Bazı insanlar ana dili İngilizce olanların Çince öğrenmelerinin zor olduğuna inanmaktadır fakat ben aynı fikirde değilim.

Some people think that it is difficult for a native speaker of English to learn Chinese, but I disagree.

- Yaşı yüksek olanların koronadan ölme ihtimali daha yüksek.
- Yaşlıların korona virüsünden dolayı hayatlarını kaybetme ihtimalleri daha fazla.

Elderly people are more likely to die from the coronavirus.

- Tom sağduyu çağrısında bulundu.
- Tom soğukkanlı olanların kazanmasını diledi.
- Tom aklıselim çağrısı yaptı.
- Tom aklıselimin galip gelmesini arzu ettiğini söyledi.

Tom pleaded for cooler heads to prevail.