Translation of "Kulağının" in English

0.003 sec.

Examples of using "Kulağının" in a sentence and their english translations:

Kulağının arkasını kaşıdığımda,kedim mırıldanır.

My cat purrs when I scratch behind his ears.

Insan kulağının duyamayacağı frekansta sesler çıkarıyorlar

they make sounds at a frequency that the human ear cannot hear

Kulağının arkasına bir tilki dövmesi yaptırdı.

She tattooed a fox behind her ear.

O, kurşun kalemini kulağının arkasına sıkıştırdı.

He stuck his pencil behind his ear.

Tom yanlışlıkla kulağının etli kısmını zımbaladı.

Tom accidentally stapled the fleshy part of his ear.

Tom köpeğini kulağının arkasından kaşımak için eğildi.

Tom bent down to scratch the dog behind the ear.

Van Gogh sahiden kulağının birini kesmiş mi?

Did Van Gogh really cut off one of his ears?

Onun kulağının dışında büyüyen çirkin tüyleri var.

He has unsightly hairs growing out of his ears.

Tom her zaman kulağının arkasında bir kalem tutar.

Tom always keeps a pencil behind his ear.

Tom Mary'yi sol kulağının tam altından boynundan öptü.

Tom kissed Mary on the neck just below her left ear.

- Çocuğunuzun adamakıllı konuşulmaya ihtiyacı var.
- Çocuğunuzun kulağının çekilmesi lazım.

That child of yours needs a good talking to.

O, gürültünün girmesini engellemek için ellerini onun kulağının üzerine koydu.

She put her hands over her ears to shut out the noise.

Tom'un sağ kulağının sol kulağından çok daha büyük olduğunu hiç fark ettiniz mi?

Have you ever noticed that Tom's right ear is much larger than his left ear?

Başkan Lincoln kulağının tam sol arkasından kafasına sıkılan bir kurşunla bir suikast sonucu öldürüldü.

President Lincoln was assassinated with a bullet to the head, right behind the left ear.

Yavaş bir el hareketiyle onun bir tutam saçını kenara itti. Sonra, şefkatle ve yumuşak bir şekilde kulağının alt tarafından boynunu öptü.

With a slow movement of his hand, he pushed aside a lock of her hair. Then, tenderly and softly, he kissed her neck below the ear.