Translation of "Kiralık" in English

0.092 sec.

Examples of using "Kiralık" in a sentence and their english translations:

Kiralık oda.

Room for rent.

Onlar kiralık katillerdi.

They were contract killers.

Bu oda kiralık.

This room is for rent.

- Kiralık bir arabayla safariye gittik.
- Kiralık arabayla safariye çıktık.

We went on safari with a hire car.

Kiralık bir ev arıyorum.

- I am looking for a house to rent.
- I'm looking for a house to rent.

Kiralık bir evimiz var.

We have a house for rent.

Bu bir kiralık araba.

This is a rental car.

Hiç kiralık odam yok.

I don't have any rooms for rent.

O, kiralık bir araba.

It's a rented car.

Tom bir kiralık katil.

- Tom is awkward.
- Tom is a goon.

Kiralık bir oda arıyorum.

I'm looking for a room for rent.

Evim bir kiralık evdir.

My house is a rental house.

Tom kiralık ev arıyor.

Tom is looking for a house to rent.

Carol kiralık bir araba sürüyor.

Carol is driving a rent-a-car.

Onlar kiralık bir evde yaşamaktadırlar.

They live in a rented house.

Carole kiralık bir araba kullanıyor.

Carole is driving a rental car.

O, kiralık bir odada yaşıyor.

He lives in a rented room.

Tom kiralık bir araba kullanıyor.

Tom is driving a rental car.

Nereden bir kiralık araba alabilirim?

Where can I get a rental car?

Bu dükkân kiralık video dükkânıdır.

This shop is a rental video shop.

Kiralık arabamız yolculuk sırasında bozuldu.

Our rented car broke drown during the journey.

Bir kiralık katil tarafından öldürüldü.

He was killed by a hired assassin.

Bir kiralık depo birimine doğru yürüdüm

walking into a self-storage unit

- Bu ev kiralıktır.
- Bu ev kiralık.

This house is for rent.

Güvenli bir kiralık kasa kiralamak istiyorum.

I want to rent a safety deposit box.

Barselona'da kiralık bir daire bulmam gerek.

I need to find a flat to rent in Barcelona.

Tom kiralık bir katil tarafından öldürüldü.

Tom was killed by a hired assassin.

Tom ve Mary kiralık bir evde yaşıyorlar.

Tom and Mary live in a rental house.

Kiralık ev çalıştığım yere biraz yakın olmalı.

The rental should be somewhat close to where I work.

Tom Mary'yi öldürmesi için kiralık katil tuttu.

Tom hired a hitman to kill Mary.

Teyzemin aylık 550 dolara kiralık bir dairesi var.

My aunt has an apartment for rent for 550 dollars a month.

Biz bir konuk evinde kiralık bir oda bulduk.

We found a room to rent in a guest house.

Dan kiralık arabayı polis istasyonunun yanına park etti.

Dan parked the rental car near the police station.

Onlar beşinci caddede yıkık kiralık bir evde yaşıyor.

They live in a rundown tenement on 5th St.

Sami, Leyla'nın öldürüldüğü gün kiralık banka kasasını boşalttı.

Sami emptied his safety deposit box the day Layla was killed.

Başka bir deyişle, bunlar kiralık bir tür gizli dinleyicilerdi.

In other words, these were sort of wire-tappers for hire.

Park Caddesinde sahip olduğun o kiralık eve ilgi duyuyorum.

I'm interested in that house you've got for rent on Park Street.

Buraya yakın kiralık bir daire olduğunu gazete ilanlarından okudum.

I read in the newspaper advertisements that there is an apartment for rent near here.

- Fadıl profesyonel bir kiralık katildi.
- Fadıl profesyonel bir tetikçiydi.

Fadil was a professional hitman.

- Sami bir kiralık katil kiraladı.
- Sami bir tetikçi tuttu.

Sami recruited a hitman.

- Tom önemli evraklarını güvenli bir kasada saklıyor.
- Tom önemli evraklarını kiralık kasada saklıyor.

Tom keeps his important papers in a safety deposit box.

- Tom pasaportunu bankada güvenli bir kasada saklıyor.
- Tom pasaportunu bankada bir kiralık kasada tutuyor.

Tom keeps his passport in a safe deposit box at the bank.

- Leyla eski kocasını öldürmek için bir kiralık katil tuttu.
- Leyla eski kocasını öldürmek için bir tetikçi tuttu.

Layla hired a hitman to kill her former husband.