Translation of "Izlenimini" in English

Tom'un eğlenmediği izlenimini aldım.

I got the impression Tom wasn't having any fun.

Benden hoşlanmadığın izlenimini edindim.

I got the impression you didn't like me.

Tom mutlu olmadığı izlenimini verdi.

Tom gave the impression that he wasn't happy.

Bana bu kitabın sendeki izlenimini söyle.

- Give me your impression of this book.
- Tell me your impression of this book.

Peki, kendime bakamayacağım izlenimini mi bırakıyorum?

And what, do I give off the impression that I am unable to take care of myself?

Tom kesinlikle onun ne yaptığını bilmediği izlenimini verir.

Tom certainly gives the impression that he doesn't know what he's doing.

Tom kesinlikle yarın orada olmayı planlamadığı izlenimini verdi.

- Tom certainly gave the impression that he wasn't planning on being there tomorrow.
- Tom certainly gave the impression he wasn't planning on being there tomorrow.

Pişirilmiş gıda üreticileri tüketiciye yemeği kendileri hazırlıyor izlenimini vermektedir.

Pre-cooked food manufacturers give the consumer the impression that they themselves prepare the food.