Translation of "Heyecanlanmış" in English

Tom heyecanlanmış.

Tom is worked up.

- Çok heyecanlanmış görünüyor.
- Çok heyecanlanmış galiba.

He seems to be very excited.

Tom heyecanlanmış görünüyor.

Tom looks thrilled.

Tom heyecanlanmış görünmüyor.

Tom doesn't look thrilled.

Tom heyecanlanmış olmalı.

- Tom must've been thrilled.
- Tom must have been thrilled.

Çok heyecanlanmış gibi.

She seems to be very excited.

Sen çok heyecanlanmış olmalısın.

You must be very excited.

- Heyecanlı görünüyor.
- Heyecanlanmış görünüyor.

She seems excited.

Tom'un aşırı heyecanlanmış olduğunu biliyorum.

- I know Tom is frantic.
- I know that Tom is frantic.

- Tom epey heyecanlı görünüyordu.
- Tom oldukça heyecanlanmış gibiydi.

Tom seemed to be pretty excited.