Translation of "Evine" in English

- Sami, Leyla'nın evine geldi.
- Sami, Leyla'nın evine vardı.
- Sami, Leyla'nın evine ulaştı.

Sami arrived at Layla's house.

O evine dönüyor.

- He is homeward bound.
- He's homeward bound.

Onun evine giriyorum.

I'm going into her house.

O, evine dönüyor.

He returns to his home.

Kimin evine gidiyorsun?

To whose house are you going?

Tom'un evine gidiyorum.

I'm going to Tom's house.

Tom'un evine gitmemeliydim.

I shouldn't have gone to Tom's house.

Arkadaşımın evine gidiyorum.

I am going to my friend's house.

Tom evine gidiyor.

Tom is on his way home.

Jacksonların evine gittim.

I went to the Jacksons' house.

Yarın evine uğrayacağım.

I'll call at your house tomorrow.

Tom'un evine git.

Go to Tom's house.

O, evine taşındı.

She moved to his place.

Neden evine dönmüyorsun?

Why don't you return to your quarters?

Evine geri dön.

Get back to your quarters.

Tom'un evine gittim.

I went to Tom's house.

Senin evine gidelim.

Let's go to your house.

Senin evine geleceğim.

I'll come to your house.

Tom'un evine gidelim.

Let's go to Tom's house.

Tennessee'deki evine döndü.

He returned to his home in Tennessee.

Evine geri git.

Go back to your house.

Mary'nin evine gittim.

I went over to Mary's house.

Tom'un evine gitmiyorum.

I'm not going to Tom's house.

Seni evine bırakayım.

Let me drive you to your place.

Evine nasıl giderim?

How do I get to your house?

Tom'un evine gidemem.

I can't go to Tom's house.

Tòmas'ın evine git.

Go to Tom's house.

- Beni evine davet etti.
- O, beni evine davet etti.

- He invited me to his house.
- She invited me to her home.

Neyse Jason'ın evine geldik,

So we arrive at Jason's house,

Evine bir hırsız girdi.

A burglar broke into his house.

Dağ evine doğru gittik.

We headed for the mountain cottage.

Bob amcasının evine uğradı.

Bob dropped in at his uncle's house.

Niçin onun evine gittin?

Why did you go to his house?

Çocuk, evine doğru koştu.

The boy ran toward his house.

Beni evine alabilir misin?

Can you give me a house?

Dün Tony'nin evine uğradım.

I called at Tony's house yesterday.

O, ailesinin evine dönecek.

She will return home to her family.

Yeni evine yerleştin mi?

Have you gotten settled into your new house yet?

Tom evine geri döndü.

Tom hurried back into the house.

Erkek kardeşimin evine gidiyoruz.

We're going to my brother's.

Biz Tom'un evine gidiyoruz.

We're on our way to Tom's.

Neden Tom'un evine gitmiyorsun?

- Why don't you go see Tom?
- Why don't you go to Tom's?

Tom'un evine geri gitmelisin.

You should go back to Tom's.

Tom ceza evine gönderildi.

Tom was sent to prison.

Tom seni evine götürecek.

Tom will drive you to your place.

Evine saat kaçta vardın?

At what time did you arrive at your home?

Biz Tom'un evine gittik.

We went to Tom's house.

Geçerken onun evine uğrayalım.

Let's drop by his house.

Amcamın evine hiç gitmedim.

I've never been to my uncle's house.

Herhangi birinin evine benzemiyor.

It doesn't look like anybody's home.

Tom'u Mary'nin evine götüreceğim.

I'm going to take Tom to Mary's house.

Tom'un eski evine taşınıyorum.

I'm moving into Tom's old house.

Ben Tom'un evine gideceğim.

I'm going to go over to Tom's.

Ben onun evine uğradım.

- I stopped by her house.
- I stopped by his house.

Ben Judy'nin evine uğradım.

I called at Judy's house.

O kendi evine sahip.

He owns his own house.

Biliyorsun, hiç evine gitmedim.

You know, I've never been to your house.

Benimle Tom'un evine gelmelisin.

You should come with me to Tom's house.

Tom'un evine hiç gitmedim.

I've never been to Tom's house.

Tom ceza evine konulmalı.

Tom should be put in prison.

Tom'un evine yakın durdum.

I stopped by Tom's house.

Dün onun evine uğradım.

I called at his house yesterday.

Dedemin evine hiç gitmedim.

I've never been to my grandfather's house.

Beni evine davet etti.

She invited me to her home.

Dan Linda'nın evine geldi.

Dan showed up at Linda's house.

Dün Tom'un evine gittim.

I went to Tom's house yesterday.

Tom, Mary'nin evine gitti.

Tom went to Mary's house.

Hepimiz Tom'un evine gidelim.

Let's all go to Tom's.

Hemen Tom'un evine gidelim.

Let's go to Tom's house right now.

Yarın senin evine gidebilirim.

I can go to your house tomorrow.

Niçin Tom'un evine uğramıyorsun?

Why don't you go over to Tom's?

Niçin Tom'un evine gitmiyorsun?

Why don't you go to Tom's house?

Tom evine doğru yürüdü.

Tom walked into his house.

Tom Mary'nin evine gitti.

Tom went to Mary's home.

Tom evine kadar yürüdü.

Tom walked up to the house.

Tom'u arkadaşının evine bıraktım.

I dropped Tom off at his friend's house.

Yarın senin evine gideceğim.

- I will go at your house tomorrow.
- I'll go to your house tomorrow.

Senin evine gittiğimizi düşündüm.

- I thought we were going to your place.
- I thought that we were going to your place.

Ben senin evine gitmiyorum.

I'm not going to your house.

Tom ailesinin evine gitti.

Tom went to his parents' place.

Tom ebeveynlerinin evine gitti.

Tom went to his parents' house.

Tom'un evine gitmek kolay.

Tom's place is easy to get to.

Tom, Mary'nin evine girdi.

Tom entered Mary's house.

Evine hoş geldin, Tom.

Welcome back home, Tom.

Ben Tom'un evine gidiyorum.

- I'm going to Tom's house.
- I'm on my way to Tom's place.
- I'm on my way to Tom's house.

Fadıl, Dania'nın evine gitti.

Fadil went to Dania's home.