Translation of "Giriyorum" in English

Depresyona giriyorum.

I'm getting depressed.

MT: Pekala, giriyorum.

MT: All right, I'm going in.

Onun evine giriyorum.

I'm going into her house.

Tekrar içeriye giriyorum.

I'm going back inside.

Ben mağazaya giriyorum.

I'm going into the store.

Film işine giriyorum!

I am going into the movie business!

Otuz yaşına giriyorum.

I'm turning thirty.

- Taşınıyorum.
- İçeri giriyorum.

I'm moving in.

Yakında otuz yaşına giriyorum.

I'm turning thirty soon.

İzinsiz giriyorum gibi hissediyordum.

I felt like I was intruding.

Ben şimdi içeriye giriyorum.

- I'm arriving now.
- I'm getting in now.

Ben final sınavıma giriyorum.

I am taking my final exam.

Ben gizlice eve giriyorum.

I steal into the house.

Teknik bilgilerimize yavaş yavaş giriyorum

I'm slowly entering our technical information

Ocak ayında bir sınava giriyorum.

I'm taking an exam in January.

- Hapsedeceğim.
- Hapse gireceğim.
- Hapse giriyorum.

I'm going to jail.

Bahse giriyorum o Tom'un planıydı.

I'm betting that was Tom's plan.

O sorunu düşündüğümde bunalıma giriyorum.

I get depressed whenever I think about that problem.

Gelecek pazartesi otuz yaşına giriyorum.

I'm turning thirty next Monday.

Lojistik sektörüne giriyorum, yönetici asistanlığı yapacağım,

I enter the logistics sector, I will be assistant manager,

Belki bir orta yaş krizine giriyorum.

Maybe I'm going through a midlife crisis.

Bu ekim ayında 30 yaşına giriyorum.

I'm turning thirty this October.

Pazartesi günü on üç yaşına giriyorum.

I'm turning thirteen on Monday.

Neredeyse haftanın her günü derse giriyorum.

I teach almost every day of the week.

O at üzerine on dolar iddiaya giriyorum.

I bet ten dollars on that horse.

Kaybedecek hiç zamanım yok: Yarın sınavıma giriyorum.

I have no time to lose: I am taking my exam tomorrow.