Translation of "Düşünceni" in English

0.005 sec.

Examples of using "Düşünceni" in a sentence and their english translations:

Seni düşünceni nasıl değiştirebilirim?

How can I change your mind?

- Düşünceni okuyamam.
- Düşüncelerinizi okuyamam.

I can't read your mind.

Açıkçası, ben senin düşünceni beğenmiyorum.

Frankly, I don't like your idea.

Sen düşünceni değiştirdin, değil mi?

You've changed your mind, haven't you?

Sen birkaç hafta içinde düşünceni değiştirebilirsin.

You may change your mind in a couple of weeks.

Düşünceni değiştirmek için çok geç değil.

- It's not too late to change your mind.
- It isn't too late to change your mind.

Düşünceni daha açık bir biçimde açıkla!

Explain your idea more clearly.

Ben senin düşünceni anlıyorum, ama yine de katılmıyorum.

I get your point, but I still don't agree.

- Lütfen bana düşünceni söyle.
- Bana fikrini söyle lütfen.

Please tell me your opinion.

- Fikrini sorduğumu hatırlamıyorum.
- Düşünceni sorduğumu hatırlamıyorum.
- Görüşünü sorduğumu hatırlamıyorum.

I don't recall asking for your opinion.

- Tom'a görüşünü belirt.
- Düşünceni anlat Tom'a.
- Tom'a fikrini söyle.

Tell Tom your opinion.

Ben küçük esprileri seviyorum ve senin şeyler üzerinde düşünceni ve görüşlerini oldukça kıskanıyorum.

I love our little jokes and I'm quite jealous of your thinking and views on things.