Translation of "Cezaevine" in English

Ve cezaevine getiriliyor

And brought to prison

O, cezaevine gönderildi.

He was sent to prison.

Tom cezaevine konuldu.

Tom was put in prison.

Tom cezaevine gitmeli.

Tom should go to prison.

O cezaevine konulmalıdır.

He should be put in prison.

Onu başka bir cezaevine gerçek bir cezaevine göndermek istedi

He wanted to send him to another prison, a real prison

Suçlu tutuklanarak cezaevine konulmuştur.

The criminal was arrested and put into prison.

Leyla tekrar cezaevine girdi.

Layla went to prison again.

Tom 1976'da bu cezaevine geldi.

Tom arrived in this prison in 1976.

Leyla ve Sami iki farklı cezaevine gönderildiler.

Layla and Sami were sent to two different prisons.

Yani bu kötü bir şey aslında cezaevine girmiyorsunuz

so this is a bad thing you don't actually go to prison

Acımasız hükümetler sık ​​sık siyasi muhaliflerini cezaevine sokarlar.

- Tyrannical governments frequently gaol their political opponents.
- Tyrannical governments frequently imprison their political opponents.
- Tyrannical governments frequently put their political opponents in prison.

Tom Jackson, ABD polis müdürü, mahkumlara devlet cezaevine kadar eşlik etti.

Tom Jackson, a US Marshal, escorted prisoners to a state penitentiary.