Translation of "Bittiğine" in English

0.009 sec.

Examples of using "Bittiğine" in a sentence and their english translations:

Neredeyse bittiğine inanamıyorum.

I can hardly believe it's over.

Bittiğine memnun oldum.

I'm glad it's over.

Onun bittiğine sevindim.

I'm happy that it's over.

Bunun bittiğine sevindim.

I'm glad that's done.

Bunun bittiğine inanıyorum.

I believe it's finished.

Sonunda bittiğine seviniyorum.

I'm glad to finally get it done.

Ne olup bittiğine bak.

See what's going on.

Tom bunun bittiğine memnun.

Tom is glad it's over.

Bunun gerçekten bittiğine inanamıyorum.

I can't believe this is really over.

Bunun hepsinin bittiğine memnunum.

I am delighted that it's all come to an end.

Ben oyunun bittiğine mutluyum.

I'm happy the game is over.

Lincoln kutlamaların bittiğine memnundu.

Lincoln was glad the celebrations were over.

Okulun bittiğine çok memnunum.

- I am very glad school is over.
- I'm very glad school is over.

Bütün sürecin bittiğine seviniyorum.

I'm glad the whole process is over.

Bütün bunların olup bittiğine inanamıyorum.

I can't believe this is all happening.

Tom her şeyin bittiğine memnun.

Tom is glad it's all over.

Yazın neredeyse bittiğine inanabiliyor musun?

Can you believe that summer is almost over?

Bunun hepsinin bittiğine memnun oldum.

I'm glad this is all over.

Tom okulun bittiğine çok memnun.

Tom is very glad that school is over.

Ben o kadar iyi bittiğine mutluyum.

I'm just happy it ended so well.

Tom sonunda okul yılının bittiğine memnun.

- Tom is glad the school year is finally over.
- Tom is glad that the school year is finally over.

Ben sadece bunun hepsinin bittiğine memnun oldum.

I'm just glad it's all over.

Onun olup bittiğine dair bir işaret görmüyorum.

I see no indication of that ever happening.

Jane randevusunda tüm bir çikolatalı kekin bittiğine inanamadı.

Jane could not believe it when her date polished off an entire chocolate cake.

Neler olup bittiğine dair bir şeyler yapmak zorundayız.

We have to do something about what's going on.

Hiçbiri neler olup bittiğine dair yorum yapmaya cesaret edemiyordu.

none of them dared discuss with me what was happening.

- Her şeyin geçip gittiğine memnunum.
- Her şeyin bittiğine memnunum.

I'm glad it's all over.

Çevrenizde neler olup bittiğine biraz daha dikkat etmeye çalışın.

Try to stay a bit more alert to what goes on around you.

- Ekim ayının bitmek üzere olduğuna inanabiliyor musun?
- Ekim ayının neredeyse bittiğine inanabiliyor musun?

Can you believe that October is almost over?

- Bu dergi, benim dünyada neler olup bittiğine yetişmem için yardımcı oluyor.
- Bu dergi benim dünyaya ayak uydurmama yardımcı oluyor.

This magazine helps me to keep up with what's happening in the world.