Translation of "Avans" in English

Bir avans almak istiyorum.

I'd like to get a head start.

Tom bir avans aldı.

Tom got a head start.

Bana biraz avans verebilir misin?

Could you advance me some money?

- Ön ödeme gereklidir.
- Avans ödemesi gereklidir.

Advance payment is required.

O bana bir haftalık ücreti avans verdi.

He advanced me a week's wages.

Yönetici ona iki haftalık ücreti avans verdi.

The manager advanced him two weeks' wages.

Tom'un patronu ona bir haftalık ücreti avans verdi.

Tom's boss advanced him a week's wages.

Patron ona biraz avans para vermek zorunda kaldı.

The boss had to advance him some money.

- Tom'un avans ricası geri çevrildi.
- Tom'un kredi başvurusu reddedildi.

Tom's loan request was turned down.

O bir sonraki romanı için büyük bir avans aldı.

She received a large advance for her next novel.