Translation of "Ahtapot" in English

Ahtapot Paul haklıydı.

Octopus Paul was right.

Ahtapot yer misin?

Do you eat octopus?

Artık ahtapot dünyama gelebilirsin."

And now you can come into my octopus world."

Tür ismi bayağı ahtapot.

She's a common octopus.

Ahtapot gibi ona sarıldın.

You embraced her like an octopus.

Bir ahtapot korktuğunda mürekkep atar.

An octopus inks away when in fright.

Ahtapot kendini avının etrafına sardı.

The octopus wrapped itself around its prey.

Asla canlı bir ahtapot yemedim.

I've never eaten a live octopus.

Bir ahtapot favorilerinizden biri mi?

Is the octopus one of your favourites?

Savunmacı ahtapot, kavgadan kaçınmanın bir yolu

The defensive octopus tries to face away from the attacker

Yani hepsi ölümcül birer ahtapot avcısı.

So they are deadly little octopus predators.

Ahtapot izlerinin, deniz kestanesinden farkı ne?

What's the difference between octopus tracks and heart urchin tracks

O ahtapot yenilmeden denize geri döndü.

That octopus returned to the sea without being eaten.

Greg Gage: Ahtapot inanılmaz karmaşık davranışlar sergileyen,

Greg Gage: The octopus is a rather strange-looking animal

Ve sonra ahtapot gibi düşünmeye başlaman gerekiyor.

And then you have to start thinking... like an octopus.

Hemen yanında büyük bir ahtapot daha vardı.

there's another big octopus right next to her.

...ahtapot gibi düşünüyordum. Ve bunlar bir açıdan aşırı yorucuydu.

in my mind, thinking like an octopus. And... and it was all so taxing, in a way. Um...

Ve belki de bunun sayesinde tuhaf bir ahtapot sevinci yaşıyor.

And perhaps it does give you some strange octopus level of joy.

Bu hayvan, bulunması imkânsız olmayı öğrenmek için milyonlarca yılını harcadı. Ahtapot izlerinin görünüşünü öğrenmem gerekiyordu.

This animal has spent millions of years learning to be impossible to find. I had to learn what octopus tracks looked like.