Translation of "Adaya" in English

Onlar adaya yüzdüler.

They swam out to the island.

Adaya yüzmeyi zor buldu.

He found it difficult to swim to the island.

Teknesiyle beni adaya götürdü.

He took me over to the island in his boat.

Maymunlar adaya doğru yüzüyorlardı.

The monkeys swam out to the island.

Ben o adaya sahibim.

I own that island.

Hangi adaya oy vermeliyim?

What candidate should I vote for?

Biz adaya giden tekneye bindik.

We rode a boat to the island.

İki gün sonra adaya vardık.

We arrived on the island two days later.

Teknemiz küçük bir adaya yaklaştı.

Our boat approached the small island.

Adaya tekne ile ulaşmak kolaydır.

The island is easy to reach by boat.

Adaya ulaşmak onlar için zordu.

It was hard for them to get to the island.

Onlar ıssız bir adaya düştüler.

They were stranded on a deserted island.

Korsanlar adaya bir hazine gömdüler.

The pirates buried a treasure on the island.

Adaya bir tekne gezisi yapabilirsin.

You can take a boat trip to the island.

Hükümet, malları adaya helikopterle taşıdı.

The government transported goods to the island by helicopter.

Dan Linda'yı aldığı adaya götürdü.

Dan took Linda to the island he had purchased.

Adaya düzenli bir tekne servisi yoktur.

There is no regular boat service to the island.

Adaya tekne haricinde ulaşma imkanı yok.

There is no way of reaching the island other than by boat.

Tom, helikopterini ıssız bir adaya indirdi.

Tom landed his helicopter on a desert island.

O mesafeden gemi bir adaya benziyor.

- From that distance, the ship is similar to an island.
- From that distance, the ship resembles an island.

Bu adaya her yıl birçok turist gelir.

Many tourists come to this island every year.

O bizi teknesiyle adaya götürecek kadar kibardı.

He was kind enough to take us over to the island in his boat.

O vatana ihanet için bir adaya sürüldü.

- He was banished to an island for high treason.
- He was exiled to an island for the crime of high treason.

Her yıl bu adaya çok turist gelir.

Many tourists come to this island every year.

Bir uçağı bu adaya indirmek mümkün mü?

Is it possible to land a plane on this island?

Tom'un adaya kadar bütün yolu yüzemeyeceğini biliyordum.

- I knew that Tom wouldn't be able to swim all the way to the island.
- I knew Tom wouldn't be able to swim all the way to the island.

Adaya gitmek polisin bir sürü zamanını aldı.

It took the police a lot of time to get to the island.

Adaya uçmak sana 100 dolara mal olacak.

It will cost you $100 to fly to the island.

şirketler için önemli faydalar sağladı adaya yatırım yaptı.

provided significant benefits for the companies that invested in the island.

Tom ve Mary aynı adaya oy vermeyi planlıyor.

Tom and Mary are planning to vote for the same candidate.

O, vatana ihanet suçundan bir adaya sürgün edildi.

- He was banished to an island for high treason.
- He was exiled to an island for the crime of high treason.

Issız bir adaya düşseydin yanına alacağın üç şey ne olurdu?

If you were stranded on a desert island, what three things would you bring?

Issız bir adaya düşseydin ve yanına üç şey alma hakkın olsaydı neler alırdın?

If you were stranded on a desert island and could only bring three things, what would they be?

Tom tarafından bakılan genç kadın ufukta kaybolan adaya bakarken, bir süre konuşmadan kaldı.

The young woman, supported by Tom, remained a few moments without talking, looking at the island that was disappearing on the horizon.

B partisinin adayı iki oy alıyor. C seçmen grubundan adaya bir oy daha gidiyor

The candidate of party B receives two votes. One more vote goes to the candidate from

Her yıl, yüz elli bin turist etkileyici manzara ve harika plajlardan zevk almak için bu adaya gelir.

Every year, a hundred and fifty thousand tourists come to this island to enjoy the impressive scenery and the wonderful beaches.

- Eğer ıssız bir adada karaya otursaydın, okumak için yanında hangi kitapların olmasını isterdin?
- Issız bir adaya düşseydin okumak için yanında hangi kitapların olmasını isterdin?

If you were stranded on a desert island, what books would you want to have with you to read?