Translation of "şimdiden" in English

0.017 sec.

Examples of using "şimdiden" in a sentence and their english translations:

Şimdiden mi?!

Already?!

Bu şimdiden mümkün.

It's already possible, y'all.

Şimdiden şiştiğini hissedebiliyorum.

Oh, I can already feel it swelling up.

Şimdiden sızlamaya başladı.

Oh, that's stinging already.

Şimdiden teşekkür ederim.

Thank you in advance.

Şimdiden teşekkür ederiz.

Thanks in advance.

Daha şimdiden acıktım.

I'm already hungry.

Şimdiden özür diliyoruz.

We apologise in advance.

Tom'u şimdiden özlüyorum.

- I already miss Tom.
- I miss Tom already.

Bunu şimdiden bilmelisin.

- You should know that by now!
- You should know that by now.

Şimdiden özür dilerim.

I apologize in advance.

Şimdiden Tom'u özlüyorum.

I already miss Tom.

Şimdiden ayrılıyor muyuz?

Are we already leaving?

Şimdiden uyudu mu?

Did he already fall asleep?

Şimdiden sarhoş musun?

Are you already drunk?

Şimdiden çok teşekkürler.

Thanks very much in advance.

Masayı şimdiden kurdum.

I've already set the table.

Bana şimdiden kızdılar.

They're already annoyed at me.

Şimdiden yedin mi?

- Did you eat yet?
- Did you eat already?

- Oğlum şimdiden yüze kadar sayabiliyor.
- Oğlum şimdiden yüzece sayabiliyor.

My son can already count to one hundred.

Daha şimdiden baştan tanımlanıyor.

is already being redefined.

...daha şimdiden baştan tanımlanıyor.

is already being challenged.

Şimdiden çocukların mı var?

Do you have children already?

Saat şimdiden on birdir.

- It is already eleven.
- It's already 11.
- It's already eleven.

Şimdiden büyükannemin yüzünü unutuyorum.

I am already forgetting my grandmother's face.

Bu resim şimdiden satıldı.

This painting has already been sold.

Bazıları şimdiden biraz sarhoştu.

Some were already a bit drunk.

Şimdiden daha iyi hissediyorum.

I'm feeling better already.

Keşke şimdiden yarın olsa.

I wish it were tomorrow already.

Sana şimdiden teşekkür ederim.

Thanking you in advance.

Yorgunsan şimdiden yatağa git.

If you're tired, go to bed already.

Yardımınız için şimdiden teşekkürler.

Thanks in advance for your help.

Onlar şimdiden alarma geçirildi.

- They have already been alerted.
- They've already been alerted.

Şimdiden iki kitap yayınladı.

She has already published two books.

Biz şimdiden 7 milyarız.

We're already 7 billion.

Ben onu şimdiden yaptım.

- I have done it already.
- I've done it already.

Şimdiden çok şey öğrendim.

- I've already learned a lot.
- I've learned a lot already.

Sami'nin planı şimdiden ölüydü

Sami's plan was already dead.

- Tom şimdiden 30 puan aldı.
- Tom daha şimdiden 30 sayı attı.
- Tom şimdiden 30 sayı kaydetti.

- Tom has already scored 30 points.
- Tom has scored 30 points already.

Vay canına, hava şimdiden ağırlaştı.

Wow, look, the weather's really moved in already.

Ellerim şimdiden... Buz gibi oldu.

Already feel my hands just... like ice.

Şimdiden ev ödevini bitirdin mi?

Have you finished your homework already?

Tom hariç herkes şimdiden burada.

Everybody but Tom is already here.

Kısa eteklerin modası şimdiden bitti.

Short skirts have already gone out of fashion.

Daha şimdiden çok uzun bekledim.

I've waited too long already.

Şimdiden kendimi daha iyi hissediyorum.

I feel better already.

Reddetme ve şimdiden dışarı çıkalım.

Throw something on and let's go outside already.

Tom daha şimdiden konuşmaya başlıyor.

Tom is already beginning to talk.

Genç yaşında, şimdiden çok başarılıdır.

At his young age, he has already accomplished a lot.

Yardımınız için şimdiden teşekkür ediyorum.

Thank you in advance for your help.

İşbirliğiniz için şimdiden teşekkür ederiz.

Thank you in advance for your cooperation.

O şimdiden okuyup yazmaya başlıyor.

She is already beginning to read and write.

Bugün şimdiden eve gitmek istiyorum.

Today, I want to go home already.

Şimdiden üç tane kitap yazdım.

I've already written three books.

Şimdiden yeterince sıkıntıya neden oldum.

I've caused enough trouble already.

Şimdiden üç fincan kahve içtim.

- I've drunk three cups of coffee already.
- I've already drunk three cups of coffee.
- I've already had three cups of coffee.

Bunu şimdiden bir kere yaptım.

I've already done that once today.

- Yardımınız için size şimdiden teşekkür ederim.
- Yardımın için sana şimdiden teşekkür ederim.

I thank you in advance for your assistance.

- Şimdiden birkaç tane beyaz saç telim var.
- Şimdiden saçımda birkaç tel beyaz var.

I have a few gray hairs already.

Fiziksel açıdan  zorlayıcı olacağı şimdiden belli.

I can already tell, this is going to be physical, this!

Benim hakkımda şimdiden iki şey biliyorsunuz:

Now there's two things you know about me already:

Aslında bunu hissedebiliyorum. Şimdiden daha serin.

Oh actually, I can feel that. Look, that's cooler already.

Saat şimdiden on. Annem kızgın olmalı.

It's already ten o'clock. My mother must be angry.

Tom'u bulamıyorum. Daha şimdiden gitti mi?

I can't find Tom. Has he gone already?

Onun davranışları için şimdiden özür dilerim.

I apologize in advance for his behaviour.

Senin şimdiden bir planın var mı?

Do you already have a plan?

Bu yeni ayakkabılar şimdiden onarım istiyor.

These new shoes already want mending.

Şimdiden noel hediyelerini satın aldın mı?

- Have you bought your Christmas gifts yet?
- Have you bought Christmas presents yet?

Sami şimdiden yeni bir arkadaş edindi.

Sami has already made a new friend.

Tom şimdiden tüm Avrupa başkentlerine gitti.

Tom has already been to all European capital cities.

Onu yapmak için şimdiden söz verdim.

I've already promised to do that.

- Midem çoktan gurulduyor.
- Midem şimdiden gurulduyor.

My stomach is already rumbling.

Ve burada geleceğin getireceklerinin ışığını şimdiden görüyorsun.

And there you already see a light shining on what the future holds.

Fakat şimdiden yüz milyonlarca insan evlerinden izliyorlar

but there's hundreds of millions of people watching from home anyway,

Burada henüz şimdiden bir sürü cevap görüyorum.

I am already starting to see a lot of answers here.

Daha şimdiden dünyanın merkezinin bu kıtada olması.

believe that the world’s centre is already on this continent.

Bu yıl, 2018, Şimdiden %15'e ulaştı

This year, 2018, it has already reached 15%.

Daha sonra alacağım CD'yi daha şimdiden ayırdım.

I've already picked out the CD I'm going to buy next.

Gelecek hafta Boston'a taşınıyorum." "Senin şimdiden özledim.

"I'm moving to Boston next week." "I miss you already."

- Saat şimdiden on birdir.
- Saat zaten 11.

- It is already eleven.
- It's already 11.
- It's already eleven.

Daha şimdiden onun için çok geç olabilir.

It may already be too late for him.

Tüm Yeni Yılın kartlarını şimdiden yazdın mı?

Have you written all the New Year's cards already?

Yalnızca 26 yaşında olmasına rağmen şimdiden zengindir.

She's already rich even though she's only 26 years old.

Ne sipariş edeceğine şimdiden karar verdin mi?

Have you already decided what you're going to order?

Şimdiden 109 tane devlet Kosova'nın bağımsızlığını tanıdı.

Already 109 states have recognized the independence of Kosovo.

Şimdiden hem matematikte hem de edebiyatta yeteneklidir.

He is already skilled in both math and literature.

Jackson'ın ezberlememi söylediği üç şiiri şimdiden ezberledim.

I've already memorized the three poems Mr. Jackson told me to memorize.

Şimdiden üç yüze yakın kişiyi tahliye ettik.

We've already evacuated close to three hundred people.

Buranın ne kadar daha serin olduğu şimdiden hissediliyor.

You can actually already feel how much cooler it is.

Şimdiden Türkiye'nin çöküşünün bırakacağı etkiyi hayal edebilmeniz lazım

So you can already imagine the big gap that a Turkish collapse would leave.

Sen şimdiden bir haftalık bir nişanlanma partisine davetlisin.

You are invited to a betrothal party a week from now.

Daha şimdiden Tom'un başına bir sürü iş açtım.

I've already caused Tom a lot of trouble.

- Saat zaten on bir.
- Saat şimdiden on birdir.

- It is already eleven.
- It's already 11.
- It's already eleven.