Translation of "özlüyorum" in English

0.012 sec.

Examples of using "özlüyorum" in a sentence and their english translations:

- Evimi özlüyorum.
- Ülkemi özlüyorum.

I'm getting homesick.

Seni özlüyorum.

I miss you.

İtalya'yı özlüyorum.

I miss Italy.

Orduyu özlüyorum.

I miss the army.

Üniversiteyi özlüyorum.

I miss college.

Arkadaşlarımı özlüyorum.

- I miss my friends.
- I miss my friend.

Annemi özlüyorum.

I miss my mom.

Liseyi özlüyorum.

I miss high school.

Onu özlüyorum.

I miss him.

Boston'u özlüyorum.

I miss Boston.

Çocuklarımı özlüyorum.

- I miss my children.
- I miss my kids.

Ailemi özlüyorum.

I miss my family.

Karımı özlüyorum.

I miss my wife.

Burayı özlüyorum.

I miss this place.

Gülümsemeni özlüyorum.

I miss your smile.

Yazı özlüyorum!

I miss summer!

Şakalarını özlüyorum.

I miss your jokes.

Seni özlüyorum!

I miss you!

Kucaklamalarını özlüyorum.

I miss her embrace.

Köpeği özlüyorum.

I miss the dog.

- Seni hâlâ özlüyorum.
- Hala seni özlüyorum.

I still miss you.

- Annemin yemek pişirmesini özlüyorum.
- Annemin aşçılığını özlüyorum.

I miss my mom's cooking.

Onu çok özlüyorum.

I miss her so much.

Paris'i çok özlüyorum.

I miss Paris so much.

Gerçekten hepinizi özlüyorum.

I really miss you all.

Tüm bunu özlüyorum.

I miss all this.

Seni çok özlüyorum.

- I miss you very much.
- I really miss you a lot.
- I miss you a lot.

O yeri özlüyorum.

I miss that place.

Tom'u çok özlüyorum.

I miss Tom so much.

Seni özlüyorum, Tom.

I miss you, Tom.

Ben onu özlüyorum.

I miss her.

Karımı gerçekten özlüyorum.

I really miss my wife.

Kocamı gerçekten özlüyorum.

I really miss my husband.

Onu gerçekten özlüyorum.

I really miss it.

Eski işimi özlüyorum.

I miss my old job.

Seni gerçekten özlüyorum.

I really miss you.

İlkokul öğretmenlerimi özlüyorum.

I miss my elementary school teachers.

Tom'u biraz özlüyorum.

I kind of miss Tom.

Seninle takılmayı özlüyorum.

I miss hanging out with you.

Mary'nin aşçılığını özlüyorum.

I miss Mary's cooking.

Tom'u şimdiden özlüyorum.

- I already miss Tom.
- I miss Tom already.

Tom'u gerçekten özlüyorum.

I really miss Tom.

Hâlâ Tom'u özlüyorum.

I still miss Tom.

Sizi özlüyorum arkadaşlar.

I miss you guys.

Ailemi çok özlüyorum.

I miss my parents so much.

Seninle konuşmayı özlüyorum.

I miss talking with you.

Ben heyecanı özlüyorum.

I miss the excitement.

O günleri özlüyorum.

I miss those days.

Onları zaten özlüyorum.

I already miss them.

Annemin mutfağını özlüyorum.

I miss my mother's cooking.

Annemi çok özlüyorum.

I miss my mother very much.

Şimdiden Tom'u özlüyorum.

I already miss Tom.

Bütün arkadaşlarımı özlüyorum.

I miss all my friends.

O arabayı özlüyorum.

I miss that car.

Onu zaten özlüyorum.

I miss it already.

Onlarla konuşmayı özlüyorum.

I miss talking with them.

Onunla konuşmayı özlüyorum.

I miss talking with him.

Onları hâlâ özlüyorum.

- I still remember him.
- I still miss them.

Onu hâlâ özlüyorum.

I still miss him.

Seni öpmeyi özlüyorum.

I regret kissing you.

Onun öpücüğünü özlüyorum.

I miss his kiss.

Onun öpücüklerini özlüyorum.

I miss his kisses.

Gerçekten onları özlüyorum.

I really miss them.

Ben seni özlüyorum.

I'm missing you.

Seni sürekli özlüyorum.

- I miss you all the time.
- I miss you constantly.

Gerçekten Jamal'ı özlüyorum.

I really miss Jamal.

Tom'un gülümsemesini özlüyorum.

I miss Tom's smile.

Boston'u gerçekten özlüyorum.

I really miss Boston.

Avustralya'yı çok özlüyorum.

I miss Australia a lot.

Seni görmeyi özlüyorum.

I'm yearning to see you...

Seni ne kadar özlüyorum.

- How I miss you.
- How I miss you!

Bazen hâlâ onu özlüyorum.

Sometimes I still miss her.

Eski günleri gerçekten özlüyorum.

I really miss the old days.