Translation of "şeylerimiz" in English

Bazı şeylerimiz eksik.

We're short of something.

Yiyecek şeylerimiz tükeniyor.

We're running out of things to eat.

Tartışmamız gereken şeylerimiz var.

We have things we need to discuss.

Yapacak başka şeylerimiz var.

We have other things to do.

Tartışacak başka şeylerimiz var.

We have other things to discuss.

Açıklanacak bazı şeylerimiz var.

We have some things to clarify.

Yapılacak daha iyi şeylerimiz var.

We have better things to do.

Hakkında konuşacak bazı şeylerimiz var.

We have some things to talk about.

Tartışmamız gereken bazı şeylerimiz var.

We have some things we need to discuss.

Endişelenecek daha büyük şeylerimiz var.

We have bigger things to worry about.

Yapılması gereken başka şeylerimiz var.

We have other things that have to be done.

Tartışmamız gereken başka şeylerimiz var.

We have other things we need to discuss.

Hakkında düşünecek başka şeylerimiz var.

We have other things to think about.

Onlar için bazı şeylerimiz var.

We have some things for them.

Bir sürü yeni şeylerimiz var.

We have lots of new stuff.

Yapacak daha iyi şeylerimiz var.

We have better stuff to do.

Görüşecek daha önemli şeylerimiz var.

We have more important things to discuss.

Konuşmamız gereken başka şeylerimiz var.

We have other things we need to talk about.

Ama farklı bir şeylerimiz de vardı.

but we also had something different.

- Yapacak işlerimiz var.
- Yapılacak şeylerimiz var.

We've got things to do.

Toplantıdan önce yapacak bazı şeylerimiz vardı.

I had some things to do before the meeting.

Yapacak bir sürü başka şeylerimiz var.

We have lots of other things to do.

Satın almamız gereken başka şeylerimiz var.

We have other things we need to buy.

Tartışmak için daha acil şeylerimiz var.

We have more pressing things to discuss.

Zamanımızla yapacak daha iyi şeylerimiz var.

We've got better things to do with our time.

Hakkında konuşmamız gereken bazı şeylerimiz var.

We have some things that we need to talk about.

Zamanımızla yapacak daha daha iyi şeylerimiz var.

We have better things to do with our time.

Zamanımızla yapacak çok daha iyi şeylerimiz var.

We have far better things to do with our time.

Hâlâ tartışacak başka bir sürü şeylerimiz var.

We still have many other things to discuss.

Tom'un ve benim hakkında konuşacak bazı şeylerimiz var.

Tom and I have some things to talk about.

Bizim içmek için bir sürü başka şeylerimiz var.

We have lots of other things to drink.

Şu anda yapıyor olmamız gereken daha önemli şeylerimiz var.

There are more important things we should be doing right now.

- Yapılacak daha önemli şeylerimiz var.
- Daha önemli işlerimiz var.

We have more important things to do.