Translation of "çiftliğinde" in English

Çiftliğinde sığır besliyor.

He is breeding cattle on his farm.

Çiftliğinde birçok oda bulunmaktadır.

- There are many beds in the house.
- There are many beds in the manor.

Çiftliğinde hangi hayvanlara sahipsin?

What animals do you have on your farm?

Gençken Bay Wood'un çiftliğinde çalıştım.

- I worked on Mr Wood's farm when I was young.
- I worked on Mr. Wood's farm when I was young.

Tom bir koyun çiftliğinde çalışıyor.

Tom works on a sheep farm.

Tom Boston'a giderken büyükbabasının çiftliğinde durdu.

Tom stopped at his grandfather's farm on his way to Boston.

Tom hafta sonunu Mary'nin çiftliğinde geçiriyor.

Tom is spending the weekend on Mary's ranch.

Onların çiftliğinde beş farklı türde atları var.

They have five different kinds of horses on their farm.

O, çiftliğinde bitkisel ürün ve inek yetiştiriyor.

He raises crops and cows on his farm.

Tom 300 dönümlük bir Noel ağacı çiftliğinde çalışıyor.

Tom works on a 300-acre Christmas tree farm.