Translation of "çarpıldı" in English

0.004 sec.

Examples of using "çarpıldı" in a sentence and their english translations:

Tom yıldırım tarafından çarpıldı.

Tom was hit by lightning.

- Tom'a bir kamyon tarafından çarpıldı.
- Tom bir kamyon tarafından çarpıldı.

- Tom got hit by a truck.
- Tom was hit by a truck.

O bir araba tarafından çarpıldı.

- She was run over by the car.
- She was run over by a car.
- She was hit by a car.

Köpek bir araba tarafından çarpıldı.

The dog was hit by a car.

Köpek bir kamyon tarafından çarpıldı.

The dog was hit by a truck.

Tom üç kez yıldırım tarafından çarpıldı.

Tom has been struck by lightning three times.

Tom'un arabası bir kamyon tarafından çarpıldı.

Tom's car was hit by a truck.

O, yıldırım tarafından üç kere çarpıldı.

She has been struck by lightning three times.

Tom, yıldırım tarafından çarpıldı ve öldü.

Tom was struck by lightning and died.

Tom sarhoş bir sürücü tarafından çarpıldı.

Tom was hit by a drunk driver.

O, caddeyi geçerken bir araba tarafından çarpıldı.

She was hit by a car while she was crossing the street.

- Tom yıldırım tarafından çarpıldı.
- Tom'u yıldırım çarptı.

Tom was struck by lightning.

Bir araba tarafından çarpıldı ve anında öldü.

- He was run over and killed on the spot.
- He was hit by a car and died instantly.

Caddeyi geçerken Tom bir araba tarafından çarpıldı.

Tom got hit by a car while crossing the street.

- Sami korkudan felç oldu.
- Sami korkudan çarpıldı.

Sami became paralyzed with fear.

Tom, geçen ay Boston'da bir araba tarafından çarpıldı.

Tom was hit by a car in Boston last month.

- O ona fena halde âşık oldu.
- O ona çarpıldı.

He fell for her big time.

- Almanya finansal kriz tarafından çarpıldı.
- Mali kriz Almanya'yı vurdu.

Germany was hit hard by the financial crisis.

Tom'un ahırı geçen sene iki kez yıldırım tarafından çarpıldı.

Tom's barn was struck by lightning twice last year.

Dan bir kamyon tarafından çarpıldı ve ağır bir şekilde yaralandı.

Dan was struck and gravely injured by a truck.

- O, düşen kaya tarafından çarpıldı ve anında öldü.
- Ona, düşen bir kaya çarptı ve anında öldü.

He was hit by a falling rock and died instantly.

- O, bir yıldırım tarafından üç kez çarpıldı.
- Onu üç kez yıldırım çarptı.
- Üzerine üç kez yıldırım düştü.

He has been struck by lightning three times.