Translation of "çantasının" in English

O, çantasının fermuarını açtı.

He zipped open his bag.

O, çantasının fermuarını kapadı.

He zipped his bag shut.

Sami'nin çantasının röntgeni çekildi.

Sami's suitcase was x-rayed.

O, çantasının içine baktı mı?

Did she look in her bag?

Tom sırt çantasının fermuarını açtı.

Tom unzipped his backpack.

Mary çantasının çalındığını iddia etti.

Mary claimed that her purse had been stolen.

Dan kurbanın çantasının içeriğini inceledi.

Dan examined the contents of the victim's purse.

Tom evrak çantasının içindekileri masaya döktü.

Tom dumped the contents of his briefcase out on the table.

Benim ismimin baş harfleri benim evrak çantasının üstünde.

My initials are on my briefcase.

Mary el çantasının kocasından bir hediye olduğunu iddia etti.

Mary claimed that the handbag had been a present from her husband.