Translation of "Başıma" in Dutch

0.007 sec.

Examples of using "Başıma" in a sentence and their dutch translations:

Tek başıma yürüdüm.

Ik wandelde alleen.

Kendi başıma çalışırım.

Ik werk alleen.

Tek başıma gideceğim.

Ik ga wel alleen.

Başıma bir şey geldi.

en opleiding om priester te worden.

Onu tek başıma yapamıyorum.

Ik kan het niet alleen doen.

Ben tek başıma yaşıyorum.

Ik woon alleen.

Tek başıma olmayı seviyorum.

Ik ben graag alleen.

Tek başıma yaşamak istemiyorum.

Ik wil niet alleen wonen.

Tek başıma yürümekten hoşlanıyorum.

- Ik ga graag alleen te voet.
- Ik wandel graag alleen.

Tek başıma hayatta kalabilirim.

Ik kan alleen overleven.

- İşi tek başıma bitirmek istiyorum.
- İşi kendi başıma bitirmek istiyorum.

Ik wil het werk zelf afmaken.

Bu neden benim başıma geliyor?

Dus waarom gebeurt mij dit?

Ben kendi başıma karar veremem.

Ik kan geen beslissingen alleen nemen.

Bu valizi tek başıma taşıyamam.

Ik kan deze koffer niet alleen dragen.

Ben tek başıma karar verdim.

Ik heb die beslissing zelf genomen.

O işi kendi başıma bitirdim.

Ik heb dat werk helemaal alleen afgemaakt.

Ben asla kendi başıma yüzmem.

Ik zwem nooit alleen.

Akşam yemeğini kendi başıma yedim.

Ik dineerde alleen.

- Bunu kendi başıma yapmak zorunda kaldım.
- Onu yalnız başıma yapmak zorunda kaldım.

Ik moest het zelf doen.

Tek başıma gitmem gerektiğini düşünüyor musun?

Vind jij dat ik alleen zou moeten gaan?

Onu tek başıma yapmayı tercih ederim.

Ik doe het liever alleen.

Onu yalnız başıma yapmayı tercih ederim.

Ik doe het liever zelf.

Tek başıma gitmeye korktuğumu itiraf ediyorum.

Ik geef toe dat ik bang ben om alleen te gaan.

Sen benim başıma gelen en iyi şeysin.

Jij bent het beste wat me ooit overkomen is.

- Yalnız gitmek istemiyorum.
- Tek başıma gitmek istemiyorum.

Ik wil niet alleen gaan.

- Tek başıma yaşamak istemiyorum.
- Yalnız yaşamak istemiyorum.

Ik wil niet alleen leven.

- Bunu tek başıma yapamam.
- Onu kendim yapamam.

Ik kan het niet alleen doen.

- Bunu tek başıma yapamayacağım. Bana yardım etmelisin.
- Bunu yalnız başıma yapmam mümkün değil. Bana yardım etmen gerekiyor.

Ik kan het niet alleen. Je moet me helpen.

Yani bir haftalığına tek başıma Maine'e kampa gittim,

Ik ging 'n week alleen kamperen in Maine

Bu kutu tek başıma kaldırabilmem için çok ağır.

Deze doos is te zwaar voor mij om alleen op te tillen.

Sen şimdiye kadar başıma gelen en iyi şeysin.

Jij bent het beste wat mij ooit overkomen is!

- Yalnız başıma gitmem gerektiğine inanıyor musun?
- Sence, yalnız mı gitmeliyim?

- Vind je dat ik alleen moet gaan?
- Vindt u dat ik alleen moet gaan?
- Vinden jullie dat ik alleen moet gaan?
- Denk je dat ik alleen moet gaan?
- Denkt u dat ik alleen moet gaan?
- Denken jullie dat ik alleen moet gaan?

Çok sinir bozucu... Ne zaman bilgisayarı kullansam başıma ağrılar giriyor.

Zo irritant... Nu krijg ik hoofdpijn telkens wanneer ik de computer gebruik!

Sinemalara yalnız başıma gitmem çünkü daha sonra film hakkında birisiyle konuşmayı seviyorum.

Ik ga niet alleen naar de cinema omdat ik achteraf graag met iemand over de film praat.