Translation of "Hoşlanıyorum" in Russian

0.014 sec.

Examples of using "Hoşlanıyorum" in a sentence and their russian translations:

- Senden hoşlanıyorum.
- Ben senden hoşlanıyorum.

- Ты мне нравишься.
- Вы мне нравитесь.

Güneşten hoşlanıyorum.

Я люблю солнце.

Gelinciklerden hoşlanıyorum.

- Люблю горностаев.
- Мне нравятся горностаи.

Senden hoşlanıyorum!

Ты мне нравишься!

Şarkı söylemekten hoşlanıyorum.

Я люблю петь песни.

Sanırım senden hoşlanıyorum.

Мне кажется, ты мне нравишься.

Ondan gerçekten hoşlanıyorum!

Мне правда нравится.

Seninle olmaktan hoşlanıyorum.

Мне нравится быть с тобой.

Pop müzikten hoşlanıyorum.

- Я люблю поп-музыку.
- Я люблю попсу.

İki kızdan hoşlanıyorum.

Мне нравятся две девушки.

İki adamdan hoşlanıyorum.

Мне нравятся два парня.

Gerçekten Tom'dan hoşlanıyorum.

Том мне очень нравится.

Gerçekten gözlerinden hoşlanıyorum.

Мне очень нравятся твои глаза.

Seninle yaşamaktan hoşlanıyorum.

- Мне нравится с тобой жить.
- Мне нравится с вами жить.

Kuşları gözlemlemekten hoşlanıyorum.

- Я люблю наблюдать за птицами.
- Мне нравится наблюдать за птицами.

Vergi ödemekten hoşlanıyorum.

Я с удовольствием плачу налоги.

Tom'dan oldukça hoşlanıyorum.

Мне скорее нравится Том.

Ben koşmaktan hoşlanıyorum.

Мне нравится бегать.

- Saçından hoşlanıyorum.
- Saçını seviyorum.

- Мне нравятся твои волосы.
- Мне нравятся Ваши волосы.

Ben de senden hoşlanıyorum.

- Вы мне тоже нравитесь.
- Ты тоже мне нравишься.

Tom'la birlikte olmaktan hoşlanıyorum.

Мне нравится бывать с Томом.

Kar yağarken bundan hoşlanıyorum.

Я люблю, когда идёт снег.

Onunla birlikte olmaktan hoşlanıyorum.

Мне с ней хорошо.

Senin gülme tarzından hoşlanıyorum.

Мне нравится, как ты улыбаешься.

Yalnız olmaktan gerçekten hoşlanıyorum.

Я очень люблю быть один.

Ben öğretmen olmaktan hoşlanıyorum.

- Мне нравится быть учителем.
- Мне нравится быть учительницей.

Tek başıma yürümekten hoşlanıyorum.

Я люблю гулять один.

Ben onu dinlemekten hoşlanıyorum.

Мне нравится его слушать.

Ondan bu yüzden hoşlanıyorum.

- Поэтому она мне и нравится.
- Вот почему она мне нравится.
- За это она мне и нравится.

Tom'la çalgı çalmaktan hoşlanıyorum.

Мне нравится играть музыку с Томом.

Ben gerçekten bundan hoşlanıyorum.

Мне очень нравится.

Sen garipsin - Senden hoşlanıyorum.

- Ты чудной... Ты мне нравишься.
- Ты чудак — и ты мне нравишься.

- Güneşi seviyorum.
- Güneşten hoşlanıyorum.

Я люблю солнце.

Cümlelerinizi tercüme etmekten hoşlanıyorum.

- Мне нравится переводить твои предложения.
- Мне нравится переводить Ваши предложения.

Tom'la zaman geçirmekten hoşlanıyorum.

Мне нравится проводить время с Томом.

Arkadaşlarımla zaman geçirmekten hoşlanıyorum.

- Мне нравится проводить время с друзьями.
- Я люблю проводить время с друзьями.

Ben fotoğraf çekmekten hoşlanıyorum.

Я люблю фотографировать.

Hala Esperanto dilinde yazmaktan hoşlanıyorum.

- Я до сих пор люблю писать на эсперанто.
- Мне до сих пор нравится писать на эсперанто.

Kedi yavrularından gerçekten çok hoşlanıyorum.

Я очень люблю котят.

Ben Çince ve Japoncadan hoşlanıyorum.

Мне нравятся китайский и японский языки.

Bu tür müzikten gerçekten hoşlanıyorum.

Мне очень нравится такая музыка.

Tom'dan hoşlanıyorum, ama onu sevmiyorum.

Том мне нравится, но я его не люблю.

- Alex Marcelo'dan hoşlanıyorum.
- Alex Marcelo'yu beğeniyorum.

Мне нравится Алекс Марсело.

- Ondan çok hoşlanıyorum.
- Onu çok severim.

- Мне это очень нравится.
- Она мне очень нравится.
- Он мне очень нравится.

- Seninle yaşamaktan hoşlanıyorum.
- Sizinle yaşamayı seviyorum.

Обожаю жить с тобой.

Ben bu şarkının yavaş ritminden hoşlanıyorum.

Мне нравится медленный темп этой музыки.

- Ondan çok hoşlanıyorum.
- Onu çok seviyorum.

Он мне очень нравится.

O dürüst olduğu için ondan hoşlanıyorum.

Я люблю его, потому что он честный.

- Sanırım ondan hoşlanıyorum.
- Sanırım onu seviyorum.

Кажется, она мне нравится.

Ondan hoşlanıyorum. O hoş bir adam.

Мне он нравится. Он приятный парень.

Ders çalışırken, klasik müzik dinlemekten hoşlanıyorum.

Я люблю слушать классическую музыку во время учёбы.

- Ana dilimi seviyorum.
- Ana dilimden hoşlanıyorum.

Мне нравится мой язык.

- Fotoğraf çekmekten hoşlanırım.
- Ben fotoğraf çekmekten hoşlanıyorum.

Я люблю фотографировать.

Başlangıçta ben ondan hoşlanmadım ama şimdi hoşlanıyorum.

- Вначале он мне не нравился, но теперь нравится.
- Поначалу он мне не нравился, а теперь нравится.

Sırt üstü yatıp bulutların geçişini izlemekten hoşlanıyorum.

Я люблю лежать на спине и смотреть, как проплывают облака.

Ben ondan hoşlanıyorum, ama o benden hoşlanmıyor.

Она мне нравится, а я ей нет.

Tom, ben gerçekten arkadaş olarak senden hoşlanıyorum.

Том, ты мне правда нравишься... как друг.

Bu kazaktan hoşlanıyorum. Sanırım onu satın alacağım.

Мне нравится этот свитер. Я его, пожалуй, куплю.

Ben "La Ondo de Esperanto" dergisini okumaktan hoşlanıyorum.

Я люблю читать журнал "Ла ондо де эсперанто".

- Ben ondan çok hoşlanıyorum.
- Ben onu çok beğeniyorum.

- Она мне очень нравится.
- Мне она очень нравится.

- Ben eski dilleri öğrenmek istiyorum.
- Eski dilleri öğrenmekten hoşlanıyorum.

Люблю изучать древние языки.

- Seninle zaman geçirmekten hoşlanıyorum.
- Seninle zaman geçirmek hoşuma gidiyor.

- Мне нравится проводить время с тобой.
- Мне нравится проводить с тобой время.

- Laternanın ses çıkarma biçiminden çok hoşlanıyorum.
- Laterna sesi çok hoşuma gidiyor.

Мне очень по душе звучание колёсной лиры.

- O şarkının yavaş ritmini severim.
- Ben o şarkının yavaş ritminden hoşlanıyorum.

Мне нравится медленный ритм этой песни.

- Şaraptan hoşlanmazdım fakat şimdi çok hoşlanıyorum.
- Şarabı sevmezdim fakat şimdi çok seviyorum.

Я раньше не любил вино, теперь же я его обожаю.

- Bundan her geçen gün daha çok hoşlanıyorum.
- Bunu gün geçtikçe daha çok seviyorum.
- Bunu gitgide daha çok seviyorum.

Мне нравится это все больше и больше.

- Onu ne kadar çok düşünürsem, ondan o kadar daha az hoşlanırım.
- Onu ne kadar çok düşünürsem, o kadar az hoşlanıyorum.

Чем больше я об этом думаю, тем меньше мне это нравится.