Translation of "Param" in Chinese

- Hiç param yok.
- Param yok.

我没有钱。

- Benim hiç param yok.
- Hiç param yok.
- Param yok.

- 我没钱。
- 我没有钱。

Param var.

我有钱。

Param yok.

我缺钱。

Hiç param yok.

我一點錢都沒有。

Ama param yok.

但是，我沒有錢。

Sanırım param yok.

我覺得我沒錢了。

Bu benim param.

那是我的钱。

Param az kaldı.

我缺钱。

Benim param bitti.

我錢已經用完了。

Yanımda çok param var.

我身上帶著很多錢。

Ceplerimde hiç param yok.

我口袋里没钱。

Benim biraz param var.

我有一些錢。

Yanımda çok param yok.

我身上沒有很多錢。

Yanımda hiç param yok.

我身上沒有錢。

Birkaç gümüş param var.

我有几枚银币。

Maalesef, bozuk param yok.

- 對不起, 我沒有零錢。
- 不好意思，我没零钱。

Fakat hiç param yok.

但我沒錢。

Benim çok param var.

我有很多钱。

Keşke çok param olsa.

我希望我有很多錢。

Seyahatim için yeterli param yok.

我不够钱去旅行。

Yanımda neredeyse hiç param yok.

我身上幾乎沒有錢。

Keşke daha fazla param olsa.

我希望我有更多錢。

Param yok ama hayallerim var.

我沒有錢，但是我有夢想。

Üzgünüm, benim hiç param yok.

抱歉，我没钱。

Tom'dan daha fazla param var.

我比汤姆有钱。

Hiç param yok, ama hayallerim var.

我沒有錢，但是我有夢想。

Yeterli param olsa, ben yurtdışına gidebilirim.

如果我够钱的话，就能出国了。

Benim ne zamanım nede param var.

我沒有時間，也沒有錢。

Param olsaydı bu bilgisayara sahip olurdum.

我要是有钱，立马就买这台电脑。

Yeterli param olsaydı, bu bilgisayarı almıştım.

如果有了足够的钱，我会把这台电脑买上了。

Eğer fazla param olsaydı, kalemi alırdım.

如果我有钱的话，我就买了那支笔了。

Param olsa dünya çapında seyahat yaparım.

如果有錢的話，我要環遊世界。

Birincisi, hiç param yok. İkincisi, vaktim yok.

首先，我一點錢也沒有。其次，我也沒有時間。

Eğer param olsaydı, bu bilgisayarı satın alırdım.

我有钱的话，我就买这台电脑。

Yeni bir araba almak için param yok.

我沒錢買新車。

Çok param olursa yeni bir araba alırım.

如果我有很多钱，我就要买一辆新车 。

Param olsa, ben hemen bu bilgisayarı satın alırım.

我要是有钱，立马就买这台电脑。

Hiç param yok ve hiç arkadaşım da yok.

我没有钱,也没有朋友。

Param olsa, sık sık dışarı çıkar ve eğlenirim.

要是我有钱的话，我将常常出去玩儿。

Keşke yeterli param olsa, hâlâ bir Ferrari almadım.

即使我的钱够了，我也不会买一辆法拉利。

İşimi kaybettim ve hiç param yok. Ne yapacağımı bilmiyorum.

我失業又沒錢。真不知該何去何從。

Hey, hiç param olmayabilir ama benim hâlâ bir gururum var.

嗨，我可能没钱，但我一直有我的骄傲。

Evvela hiç param yok ve ikinci olarak hiç boş vaktim yok.

我一沒錢，二沒時間。

Ben bir araba istiyorum, ama bir tane satın almak için hiç param yok.

我想要一辆车，但我没钱买。

Ben şirketten kovuldum ama biriktirdiğim biraz param olduğu için, şimdilik, geçim giderleriyle bir sorunum olmayacak.

虽然我被公司解雇了，但是我还有点存款，所以目前不用担心生计问题。

- Yeni bir araba almayı göze alamam.
- Yeni bir araba almaya gücüm yetmez.
- Yeni bir araba almak için param yok.

我沒錢買新車。

Eğer su tabancası istiyorsan sadece para biriktirmek ve onu kendin almak zorunda kalacaksın. Senin için sürekli oyuncaklar alamam. Verecek param yok.

如果你想要那把水槍，你必須自己存錢買。我沒有辦法一直買玩具給你。錢不會從我背上長出來。