Translation of "Plan" in Arabic

0.005 sec.

Examples of using "Plan" in a sentence and their arabic translations:

plan yapma yeteneği kazanırsın.

والتخطيط لكيفية إنشاء نتيجة مختلفة.

Iddialı bir plan uyguluyoruz,

لتحويل مدينتنا،

Yeni plan çok başarılıydı.

الخِطة الجديدة كانت ناجِحة جداً.

Bu iyi bir plan.

هذه خطة جيدة.

Yeni plan iyi çalıştı.

- نجحت الخطة الجديدة.
- الخطة الجديدة نجحت.

Tüm plan ve yolculuğun kendi,

كل ذلك التخطيط والرحلة بحد ذاتها،

Bundan dolayı, bir plan yaptım.

لذلك وضعت خطة.

Ancak plan kesin çelişkilerle karşılaştı!

لكن الخطة واجهت معارضة شديدة...

Şu anda bir plan öneremem.

لا أستطيع ابتكار خطة الآن.

Yeni plan hakkında onunla konuşmalıyım.

لا بد لي من التحدث معها حول الخطة الجديدة.

İyi bir plan düşündün mü?

هل فكرّت بخطةٍ جيدة؟

Ama Hannibal kurnaz bir plan kurdu.

لكن حنبعل ابتكر خطة ماكرة

Plan Juntos fikri Pepe Mujica'ya ait.

"بيبي موخيكا" هو من خطرت له فكرة "بلان خونتوس".

Az sayıda insan plan hakkında biliyordu.

- القليل يعرف الخطة.
- القليل يعرف أي شيء عن الخطة.

Deliyi beklemek ve onun için plan yapmak.

هي التوقّع والتخطيط للجنون.

Eğer Amy buluşmanın iyi geçeceğine göre plan yapsaydı

لو خططت ايمي ليكون موعدها جيدا،

Ve herkes plan için o kadar heyecanlı ki

ووسط حماسة الجميع حول الخطة،

Bir toplumu yok etmek istiyorsanız plan çok basit

الخطة بسيطة إذا كنت تريد تدمير المجتمع

Bir plan yaptınız ki, bir fizibilite yaptınız ki?

هل وضعت خطة جعلت جدوى؟

Bir plan yapmadan yolunuzu buna göre bulmak mı istiyorsunuz?

‫تريد أن تحاول شق طريقك للنجاة ‬ ‫ومواصلة المسير،‬ ‫من دون خطة؟‬

Plan ise İtalyan yarımadasının coğrafik yapısını avantaj olarak kullanmak

تتمثل الخطة في استخدام جغرافية شبه الجزيرة الإيطالية لصالحهم

Von Braun, Houbolt'un teklifini onayladı, ancak plan yüksek riskliydi.

أيد فون براون اقتراح هوبولت ، لكن الخطة كانت عالية المخاطر.

Emirlikler ekonominin canlanması için ayrıntılı bir plan geliştirdi. Sadece

للاستقلال وضعت الامارات خطةً متقنةً لنهضة الاقتصاد. لم تعتمد

Şimdi iklim göçü için plan yapmaya başlarsak ne anlama gelir?

ماذا لو قمنا بالتخطيط لهجرة المناخ الآن؟

Bu metal aradığımız enkaz olmadığına göre, yeni bir plan geliştirmeliyiz.

‫بما أن هذا المعدن ‬ ‫لم يكن هو الحطام الذي نبحث عنه،‬ ‫علينا أن نضع خطة جديدة.‬

Hazırlanan ve bir plan uygulanan ve bu şekilde gökyüzüne çıkıldıktan sonra

للاشخاص المختصين في مجالاتٍ متفرقة والذين لهم رأيٌ في كل

Sekiz yüz seksen dört yılda yüksek binalar inşa etmek için bir plan yapıldı

وثمانمائةٍ واربعةٍ وثمانين ظهرت اول ناطحة سحاب. وهي مبنى بيت

İki generalde kış aylarını tekrardan organize olmak ve gelecek sene için plan yapmakla geçirdiler.

كلا القائدين يستخدمان أشهر الشتاء لإعادة تنظيم صفوفهم والتخطيط للسنة المقبلة

Şimdi ise diktatör olarak Hannibal ile nasıl uğraşacağına dair henüz bir plan ortaya koymamıştı.

الآن كدكتاتور، لم يكشف بعد عن خطته حول كيفية تعامله مع حنبعل.