Translation of "Genelde" in Arabic

0.009 sec.

Examples of using "Genelde" in a sentence and their arabic translations:

Genelde söyledikler şey,

عادة، هذا ما يقولوه،

Genelde evlilikler görücü usulü

بشكل عام ، يتم ترتيب الزيجات

genelde omurgayı, bazen de kaburgaları --

وعادةً ما تستهدف الفقرات وأحيانا الأضلاع،

genelde siyahi ve Latin asıllılardı,

وعادةً ما تكون ألوان بشرتهم بنية وسمراء،

Ve genelde, medeniyeti bulmaya çalışırken,

‫وعادة،‬ ‫عندما تحاول الوصول إلى المدنية،‬

Genelde bununla birlikte hasta oluyoruz.

‫مما يجعلنا نمرض.‬

genelde bize yazıldığı gibi kullanmıyoruz.

والتي في كثير من الأحيان لا نأخذها كما هو منصوص عليها.

Genelde konuşanlar insandır makineler değildir.

في العادة، تكون الأشياء المتكلمة أناسًا وليست آلات، صحيح؟

çok kısıtlı deneyimlerimiz oluyor genelde.

فيما يتعلّق بمعاملة الناس الذين ينتمون إلي طائفة عرقية.

Hastaneler genelde bizi daha hasta yapıyor.

غالبًا ما يتفاقم مرضنا بسبب المستشفيات.

çünkü yeşil bitkiler genelde kaynak demektir.

‫لأن النباتات الخضراء ‬ ‫عادة ما تعني وجود موارد.‬

Ve genelde sizin çok sevdiğiniz gibi görünen

ونحن غالباً لا نسنتمع بالانضمام لهذه اللعبة الاجتماعية

Bu genelde bir yiyecek kaynağı bulduklarını gösterir.

‫وعادة ما تكون هذه علامة‬ ‫على أنها عثرت على مصدر للغذاء.‬

Fakat bu minik canavarlar genelde birbirlerini avlar.

‫لكن هذه الوحوش الصغيرة‬ ‫كثيرًا ما تصطاد بعضها.‬

Balina köpek balığının hayatı genelde yalnız geçer.

‫حياة قرش الحوت في الأساس وحيدة.‬

Yılın bu zamanında genelde çam iğnesiyle beslenirler.

‫في هذا الوقت من العام،‬ ‫غالبًا ما تتغذى على الصنوبر.‬

genelde öğretmenler şöyle yapıyor herkesin mikrofonunu kapatıyor

بشكل عام ، يقوم المعلمون بما يلي. يقومون بإيقاف تشغيل ميكروفون الجميع.

Biz iş paraya geldiğinde genelde streslerimiz hakkında konuşmayız.

نتجنب عادةً الحديث عن مخاوفنا وضغوطاتنا عندما يتعلّق الأمر بالمال.

Bu genelde bir yiyecek kaynağı buldukları anlamına gelir.

‫وعادة ما تكون هذه علامة‬ ‫على أنها عثرت على مصدر للغذاء.‬

Ve bu genelde bir yiyecek kaynağı bulduklarının işaretidir.

‫وعادة ما تكون هذه علامة‬ ‫على أنها عثرت على مصدر للغذاء.‬

Genelde bu büyük maymunlar yapraklardan oluşan yuvalarında uyur.

‫هذه القردة الكبيرة غالبًا ما تنام‬ ‫في أعشاش ورقية.‬

Ormanda en küçük şeylerin genelde en ölümcül olduklarını gördüm.

‫تعلمت في الغابة‬ ‫أنه عادة ما تكون الأشياء الصغيرة‬ ‫هي الأكثر فتكاً.‬

genelde de inek şaban olarak biliriz biz Kemal Sunal'ı

نحن نعرف عمومًا كنموذج بقرة ، نعرف كمال سونال

Manevra ve saldırı için, birlikler genelde sütun formasyonunu alırdı.

لذلك من أجل المناورة والهجوم ، عادة الكتائب شكلت "عمود من الانقسامات".

Durum şu ki, bugünkü toplumda, bu hikâyelerin gerçek hâlleri genelde

الفكرة أنه في مجتمعنا هذا، القصة الحقيقة لا تُسرد كاملة

Genelde iki şeyden ya da iki şeyden biri olduğuna inanıyorum.

أظن أنه بسبب شيئين أو واحد من السببين.

Genelde böyle tanıştığım insanlar beni hep hayal kırıklığına uğrattıkları için,

عادة لأن الناس الذين قابلتهم هكذا دائما خذلوني،

İz süren biri için ağaçlar bu yüzden iyidir. Çünkü genelde işaret barındırırlar.

‫لهذا السبب تعتبر الأشجار ‬ ‫مفيدة للغاية لمقتفي الأثر،‬ ‫لأن العلامات تعلق بها.‬