Examples of using "Yumi" in a sentence and their turkish translations:
- Yumi öğretmen olacak.
- Yumi bir öğretmen olacak.
Yumi bir öğretmen olacak.
Ben Yumi'yi rüyamda gördüm.
Yumi öğretmen olacak.
Sanırım Yumi hasta.
Yumi mutlu, değil mi?
Yumi dün gece İngilizce çalıştı.
- Yumi oraya yalnız gitti.
- Yumi oraya tek başına gitti.
- Yumi birçok kitabı vardır.
- Yumi'nin birçok kitabı var.
Yumi İngilizceyi sıkı çalışır.
Yumi'nin şimdi çok parası var.
Bu masa Yumi tarafından kullanılır.
- Yumi çok iyi İngilizce konuşur.
- Yumi İngilizceyi çok iyi konuşuyor.
Sanırım Yumi hasta.
Yumi çok iyi İngilizce konuşur.
Öbür gün Yumi Osaka'ya hareket ediyor.
Rüyamda Yumi'yi gördüm.
Yumi çok iyi İngilizce konuşur.
Yumi pazar günü tenis oynamaktadır.
- Yumi arkadaşlarımdan biridir.
- Yumi benim arkadaşlarımdan biridir.
Yumi geldiğinde televizyon izliyordum.
Ken Yumi'yi karşılamak için parka gitti.
Yumi onu bir günde bitiremez.
Kim daha hızlı koşar, Yumi'mi yoksa Keiko mu?
Kim daha iyi İngilizce konuşabilir, Yoko mu yoksa Yumi mi?
Yumi tenis oynamayacak.
Yumi geldiğinde televizyon izliyordum.
Yumi dün gece İngilizce çalıştı.
- Yumi bu kamerayı yarın öğleden sonra kullanacak.
- Yumi yarın öğleden sonra bu kamerayı kullanacak.
Ken, Bill ve Yumi'yi davet ettim.
Yumi'nin erkek arkadaşı biraz antisosyaldir.
Yumi tenis oynamada iyidir.
Yumi tenis oynamak için parka gitti.
Yumi ve Emi İngilizce testi için çalışıyorlar.