Translation of "Verás" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Verás" in a sentence and their turkish translations:

- Lo verás.
- La verás.

Onu göreceksin.

Ya verás.

Göreceksin.

La verás.

Onu göreceksin.

Lo verás.

Onu göreceksin.

Espera y verás.

Bekle ve gör.

Verás la diferencia.

Farkı göreceksin.

Verás la casa hoy.

- Bugün evi göreceksin.
- Bugün evi göreceksiniz.

- Ya verás.
- Ya lo veréis.

Göreceksiniz.

Lo verás por ti mismo.

Onu kendin için göreceksin.

Verás que estoy en lo correcto.

Benim haklı olduğumu göreceksiniz.

Verás la tienda a mano izquierda.

Sol tarafında mağazayı göreceksin.

Compara ambos atentamente y verás la diferencia.

İkisini dikkatlice karşılaştır ve farkı göreceksin.

Verás un banco a la izquierda del hospital.

Hastanenin sol tarafında bankayı göreceksin.

No importa a donde en Holanda vayas, verás molinos.

Hollanda'da nereye gidersen git, yel değirmenlerini göreceksin.

Cuanto más mires, más verás, y más interesantes se volverán.

Ne kadar çok bakarsan, o kadar çok görürsün ve onlar o kadar çok ilginç olur.

Si te fijas bien, verás que tú y tus amigos tienen personalidades similares.

Eğer yakından bakarsanız arkadaşlarınızın ve sizin benzer kişilikleriniz olduğunu keşfedeceksiniz.

«Casi son las cinco.» «¿Qué va a pasar a las cinco?» «Espera y verás.»

" Saat neredeyse beş." " Saat beşte ne olur? " Bekleyeceksin ve göreceksin."

No olvides girar a la izquierda cerca de la farmacia y verás una gran iglesia a la derecha.

Eczane yakınında sola dönmeyi unutma ve sağda büyük bir kilise göreceksin.

- Si ves a tu alrededor, vas a ver a mucha gente haciendo lo mismo.
- Si miras alrededor, verás a muchas personas haciendo lo mismo.

Etrafına bakarsan, aynı şeyi yapan bir sürü insan göreceksin.