Translation of "Tribu" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Tribu" in a sentence and their turkish translations:

Los europeos trataron de civilizar a la tribu.

Avrupalılar kabileyi uygarlaştırmaya çalıştı.

Por aquel entonces allí vivía una tribu salvaje.

O günlerde orada vahşi bir kabile yaşadı.

La tribu Zulu de Sudáfrica tiene su propia lengua.

Güney Afrika'daki Zulu kabilesinin kendi dili vardır.

Están ansiosos por escuchar al cazador más famoso de la tribu.

Heveslice, kabilenin en ünlü avcısını dinlemeyi beklemektedirler.

Y es algo que los corredores mexicanos llaman la tribu tarahumara,

ve bu, Tara Humara Kabilesi denen Meksikalı koşucuların susuzluk hislerini azaltmak için

Él ha sido el jefe de su tribu por 35 años.

O otuz beş yıldır kabilesinin şefidir.

La tribu de los sioux pidió al gobierno que cumpliera el tratado.

Sioux kabilesi hükümetin anlaşmayı uygulamasını istedi.

Busco a un anciano de la tribu con el que me reuniré para darle las vacunas.

Aşıları almak için benimle buluşacak olan  kabile üyesini arıyoruz.

Él era parte de la tribu Barli que vivíaal norte del mar negro ,y, cuando era aún un niño,

Kuzey Karadenizde yaşayan Barli kabilesinden gelen bir çocuktu