Translation of "Rocas" in Turkish

0.013 sec.

Examples of using "Rocas" in a sentence and their turkish translations:

Muestreo de rocas

kayaçlardan örnek alınıyor

De las rocas, "lito",

kayalardan -- "lito"

Estas rocas se desmenuzan.

Bu kayaların çoğu kolayca parçalanıyor.

¿Por allí? ¿Hacia esa rocas?

Bu tarafta, kayalıklara doğru mu?

¿Por allí? ¿Hacia las rocas?

Bu tarafta, kayalıklara doğru mu?

No son rocas. Son minerales.

Onlar kaya değil. Onlar maden.

- El barco se ha estrellado contra las rocas.
- El barco encalló sobre las rocas.

Gemi kayalara çarptı.

Debemos regresar y usar esas rocas.

Geri dönmeli ve o kaya sığınağı kullanmalıyız.

Hay grandes rocas en el suelo.

Yerde büyük taşlar var.

Disuelven los minerales de las rocas subyacentes.

gelen mineralleri çözündüren sıcak su bulunur.

¿Usar la cuerda? ¿O escalar las rocas?

Halatla tırmanma mı, kaya tırmanışı mı?

Que obtienen su energía de las rocas,

enerjilerini kayalardan alan,

Que producen residuos que son otras rocas.

bu onların atık ürünü olan diğer kayaları oluşturur.

El pez está escondido bajo las rocas.

Balık kayaların altında saklanıyor.

La cachorrita es más ágil sobre las rocas.

Ufak yavru kayalarda daha atik hareket ediyor.

La edad de las rocas se determina primero

önce kayaçların yaşı belirleniyor

Entonces, después de que esas rocas salieron del magma

daha sonrasında ise o kayaçlar magmadan çıktıktan sonra

¡Estas rocas son muy resbaladizas! Me estoy quedando sin fuerzas.

Bu kayalar aşırı kaygan! Buraya tutunurken gücüm tükeniyor.

Solían llenarlo con químicos y metían todas las rocas allí,

Bunu kimyasallarla doldurup tüm kayaları bunun içine atarlardı

El desprendimiento de rocas representa un peligro para los alpinistas.

Düşen kayalar dağcılar için tehlike oluşturabilir.

¿Qué haremos? ¿Nos refugiamos en las rocas o hacemos un iglú?

Peki ne yapacağız? Kayayı mı kullanacağız, iglo mu yapacağız?

El problema es que estas rocas afiladas podrían cortar la cuerda.

Ama sorun şu ki bu keskin kayalar halatı bir bıçak gibi kesebilir.

Para encontrar respuestas a estas preguntas, primero debemos examinar las rocas.

bu sorulara cevap bulabilmek için önce kayaçları incelemek gerekiyor

Una pista de este rompecabezas, repito, proviene del antiguo registro de rocas.

Bu bilmecenin ipucu yine antik kayaç kayıtlarından geliyor.

Y las rocas son muy resbaladizas. No me quiero caer en esto.

Kayalar da aşırı kaygan. Buraya düşmek istemem.

Así que creen que el oeste es por allí, hacia esas rocas.

Demek batının bu tarafta, kayalıklara doğru olduğunu düşünüyorsunuz?

Como resultado de los exámenes realizados en rocas de millones de años.

milyon yıllık kayaçlarda yapılan incelemeler sonucunda ise

Pero la humedad de la jungla hace que las rocas sean muy resbalosas.

Ama ormandaki nem, bu kayalıkları çok kayganlaştırıyor.

Lo difícil de esto son las salientes. No sé cuánto resistirán las rocas.

Zor olan kısmı, çok fazla çıkıntı olması. Kayaların da ne kadar sağlam olduğunu bilmiyorum.

Es posible saber la edad de esas rocas a través de estudios científicos.

Bilimsel çalışmalar yoluyla bu kayaların yaşını belirlemek olanaklıdır.

Miren, seguiremos dando vuelta por estas rocas más grandes. Veré debajo de esta piedra.

Bakın, bu büyük taşların altına bakmaya devam edeceğiz. Bunun altındakine bakın.

El respeto por los espíritus que viven en los árboles, en las rocas y en el agua,

ağaçların, taşların ve suyun ruhuna duydukları saygı,

Casi toda mi infancia la pasé en los estanques de rocas, buceando en el bosque de algas kelp.

Çocukluğumun çoğunu kayalık havuzlarında geçirdim. Sığ yosun ormanlarına dalardım.

Puedo intentar trepar la cuerda o intentar escalar por las rocas que hay en la entrada de la cueva.

Ya buna tırmanmaya çalışacağım ya da mağaranın ağzından kaya tırmanışı yapacağım.

Miren, podríamos refugiarnos bajo estas rocas. Y es todo lo que necesitan, algo de sombra para protegerse del sol.

Bakın, şu çıkıntı yapan kayalığın altına sığınabiliriz. İhtiyacınız olan bu, sadece güneşten kaçıp gölgeye girmek.