Translation of "Rastro" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Rastro" in a sentence and their turkish translations:

Hay un rastro detrás

arkasında ise iz kalıyor

No dejen ningún rastro.

Hiç iz bırakma.

Desapareció sin dejar rastro.

İz bırakmadan kayboldu.

- Desapareció sin dejar rastro.
- Desapareció sin rastro.
- Desapareció sin dejar huella.

- O, bir iz bırakmadan gözden kayboldu.
- O hiçbir iz bırakmadan kayboldu.

Tom desapareció sin dejar rastro.

Tom bir iz bırakmadan ortadan kayboldu.

Seguimos el rastro del criminal.

Suçlunun izlerini takip ettik.

Él desapareció sin dejar rastro.

O iz bırakmadan kayboldu.

El ladrón huyó sin dejar rastro.

Hırsız hiçbir iz bırakmadan kaçtı.

Y seguimos el rastro de los animales?

hayvan izlerini mi izleyeceğiz?

La policía no ha encontrado ningún rastro.

Polis herhangi bir ipucu bulamadı.

Los caballos dejaron un rastro muy visible.

Atlar oldukça belirgin izler bıraktılar.

Luces nocturnas incorporadas para ayudar a seguirse el rastro.

Birbirlerini takip edebilmek için doğuştan gece ışıkları var.

Este es el rastro dejado atrás, lo llamamos coma

bu arkasında bıraktığı ize ise koma diyoruz

rastro de Dunes Iris en Argentina y Río de Janeiro en

kalmayacak ve Avrupa'da sis şehri Londra

El niño desapareció de un día para otro sin dejar rastro.

Günün birinde oğlan, iz bırakmadan ortadan kayboldu.

El mago agitó su varita mágica y despareció sin dejar rastro.

Sihirbaz sihirli değneğini salladı ve ince havada kayboldu.

La policía buscó por todas partes y no pudo encontrar ningún rastro de Tom.

Polis her yere baktı ve Tom'la ilgili herhangi bir iz bulamadı.

Un buque de carga, con rumbo a Atenas, se hundió en el Mediterráneo sin dejar rastro.

Atina'ya giden bir yük gemisi, bir iz bırakmadan Akdeniz'de battı.