Translation of "Querían" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Querían" in a sentence and their turkish translations:

- Todos querían uno.
- Todos querían una.
- Todas querían uno.
- Todas querían una.

Herkes bir tane istedi.

¿Qué querían?

Onlar ne istedi?

Querían protección.

Onlar koruma istediler.

Querían mi ayuda.

Onlar yardımımı istediler.

Sus padres me querían.

Onun ailesi beni sevdi.

Todos querían a Tom.

Herkes Tom'u sevdi.

Querían robar el coche.

Onlar arabayı çalmak istedi.

Algunos no querían discutir.

Bazıları tartışmak istemedi.

Los niños querían jugar.

Çocuklar oynamak istedi.

Ellos querían ganar dinero.

Onlar para kazanmak istiyorlardı.

Ellos querían algo mejor.

Onlar daha iyi bir şey istediler.

- No me querían dar el reembolso.
- No me querían devolver el dinero.

Onlar bana geri ödeme yapmadı.

Me pregunto qué querían decirnos.

acaba bize ne anlatmak istediler?

Todos querían que lo hiciera.

Herkes onu yapmamı istedi.

Entendí lo que querían decir.

Ne demek istediklerini anlıyordum.

Que las historias querían ser lentas

hikâyelerin yavaş okunmasının gerektiğini

Algunos no querían estrecharme la mano.

Bazıları benimle tokalaşmayı reddetti.

Tom y Mary querían ser astronautas.

Hem Tom hem de Mary astronot olmak istediler.

Ellos querían saber dónde estaba Tom.

Onlar Tom'un nerede olduğunu bilmek istiyordu.

Tom y Mary querían estar juntos.

Tom ve Mary birlikte olmak istiyordu.

Los amigos de Mary querían ayudarla.

Mary'nin arkadaşları ona yardım etmek istiyorlardı.

Todos querían ser famosos en ese momento

o dönem herkes meşhur olmak istiyordu

Solo querían trabajar 8 horas al día

sadece günde 8 saat çalışmak istiyorlardı

Porque querían facilitar el trabajo del algoritmo.

Çünkü algoritmanın işini de kolaylaştırmak istediler.

Miles de personas querían saber la respuesta.

Binlerce insan yanıtı bilmek istedi.

Ellos realmente querían saber qué había pasado.

Ne olduğunu gerçekten bilmek istiyorlardı.

Las puertas del ascensor no querían abrir.

Asansör kapıları açılmadı.

Querían que terminara a las 2:30.

Onlar 2.30'a kadar bitirmemi istedi.

Tom y María querían tener una aventura.

Tom ve Mary bir macera istemişti.

Ellos solo querían que los dejaran solos.

Sadece yalnız bırakılmak istediler.

Ellos no querían involucrarse en la pelea.

Kavgaya karışmak istemediler.

- No me creyeron.
- No me querían creer.

Onlar bana inanmazdı.

Se negó a hacer lo que ellos querían.

Onların istediklerini yapmayı reddetti.

Los trabajadores querían más dinero y más vacaciones.

İşçiler daha fazla para ve tatil istedi.

- Les encantaste.
- Les encantabas.
- Te querían.
- Te quisieron.

Onlar seni seviyordu.

La mayoría de los americanos querían a Roosevelt.

Amerikalıların çoğu Roosevelt'i sevdi.

No querían pasar mucho rato hablando de ello.

Onun hakkında konuşarak çok zaman harcamak istemediler.

Asumo que era todo lo que querían decir.

Sanırım onların tüm söylemek istediği buydu.

Porque no pensaban que pudieran conseguir lo que querían,

umudu kesen ve bu nedenle de çabalama arzularını yitiren

Ellos le querían dar a Koko una nueva mascota.

Koko'ya yeni bir evcil hayvan vermek istediler.

Los padres de Tom querían que él estudiara más.

Tom'un ebeveynleri onun daha çok çalışmasını istedi.

Tom y María querían hablar sobre los viejos tiempos.

Tom ve Mary eski zamanlar hakkında konuşmak istediler.

Los secuestradores querían que Tom hiciera estallar aquel edificio.

Adam kaçıranlar Tom'un binayı havaya uçurmasını söyledi.

Lo que ellas querían era un hombre como él.

Onların istediği onun gibi bir adamdı.

Ellos querían que vendiera drogas para ellos, pero me negué.

Onlar için uyuşturucu satmamı istediler ama reddettim.

Tom y María dijeron que querían que los dejaran solos.

Tom ve Mary yalnız bırakılmak istediklerini söylediler.

Ella decidió casarse con él, aunque sus padres no querían.

Ebeveynleri onun yapmasını istemese bile o, onunla evlenmeye karar verdi.

Tom y María querían pasar el resto de sus vidas juntos.

Tom ve Mary yaşamlarının geri kalanını birlikte geçirmek istediler.

Los dos, Tom y Mary, querían ir a Boston con John.

Tom ve Mary her ikisi de John'la Boston'a gitmek istedi.

Había científicos que querían rechazar de plano la idea del gran impacto.

dev çarpışma fikrini tamamen reddetmek isteyen bilim insanları vardı.

Tom y Mary se querían casar sin publicidad para evitar todo el relajo.

Tom ve Mary tüm yaygarayı önlemek için gizlice evlenmek istiyordu.

Tom y su esposa querían tener un hijo antes de ser demasiado viejos.

Tom ve karısı, çok yaşlanmadan önce bir çocuk sahibi olmak istedi.

Tom y Mary hablaron sobre todo lo que querían hacer en sus próximas vacaciones.

Tom ve Mary yaklaşan tatillerinde yapmak istedikleri her şey hakkında konuştular.

Tom agregó su nombre a la lista de personas que querían asistir al baile.

Tom adını dansa katılmak isteyenlerin listesine ekledi.

Todos los que iban en el coche dijeron que querían salir y estirar las piernas.

Arabaki herkes arabadan çıkmak ve bacaklarını germek istediğini söyledi.

- A todos le agradabas.
- Todos te querían.
- Le agradabas a todo el mundo.
- Todo el mundo te quería.

Herkes seni sevdi.