Translation of "Nieve" in Turkish

0.057 sec.

Examples of using "Nieve" in a sentence and their turkish translations:

- Quizá nieve.
- Puede que nieve.
- Podría nevar.
- Es posible que nieve.

Kar yağabilir.

Parece nieve.

Kara benzer.

Quiero nieve.

Ben kar istiyorum.

- Me encanta la nieve.
- Me gusta la nieve.

Karı severim.

Parece nieve, ¿verdad?

Kara benziyor değil mi?

Habrá nieve mañana.

Yarın kar olacak.

¡Detesto la nieve!

Kardan nefret ederim.

¿Parece nieve, no?

Kar yağıyor gibi görünüyor, değil mi?

Cayó mucha nieve.

Çok kar yağdı.

Tal vez nieve.

Belki kar yağar.

Odio la nieve.

Kardan nefret ederim.

- Puede que nieve.
- Podría nevar.
- Es posible que nieve.

Kar yağabilir.

- ¿Le gusta a usted la nieve?
- ¿Te gusta la nieve?

Kar sever misin?

Tenemos nieve en enero.

Ocak ayında karımız var.

Puede que nieve mañana.

Belki yarın kar yağacak.

Tom odia que nieve.

Tom kar yağmasından nefret eder.

Quizá nieve esta noche.

Bu akşam muhtemelen kar yağacak.

La nieve desaparecerá pronto.

Kar yakında kaybolacak.

Me gusta la nieve.

Ben kar severim.

La nieve es blanca.

Kar beyazdır.

La nieve se derrite.

Kar erir.

La nieve ha desaparecido.

Kar kayboldu.

Le gusta la nieve.

Kar sever.

Nos gusta la nieve.

Kar severiz.

Les gusta la nieve.

Kar severler.

- La nieve empezó a derretirse.
- La nieve ha comenzado a derretirse.

Karlar erimeye başladı.

- ¿Quién hizo el mono de nieve?
- ¿Quién hizo el muñeco de nieve?
- ¿Quién construyó el muñeco de nieve?
- ¿Quién ha hecho ese muñeco de nieve?

- Kardan adamı kim yaptı.
- Kardanadamı kim yaptı.

- Tom corrió descalzo por la nieve.
- Tom corría descalzo por la nieve.

Tom karda yalınayak koştu.

- ¿Por qué es blanca la nieve?
- ¿Por qué la nieve es blanca?

Kar niçin beyazdır?

Bien protegido por la nieve.

ve kar sayesinde güzelce yalıtıldım.

Bien protegido por la nieve.

ve kar sayesinde güzelce yalıtıldım.

La nieve se ha derretido.

Kar eridi.

Me perdí en la nieve.

Karda kayboldum.

Quité la nieve del tejado.

Çatıdaki karı temizledim.

La nieve duró dos días.

Kar iki gün sürdü.

En invierno hay mucha nieve.

Kışın çok kar var.

Tendremos poca nieve este invierno.

Bu kış çok az kar olacak.

Este año tuvimos mucha nieve.

Bu yıl bol karımız vardı.

Es blanco como la nieve.

O kar gibi beyaz.

El sol derritió la nieve.

Güneş karı eritti.

Me gusta mucho la nieve.

Ben karı çok severim.

La nieve nos impidió salir.

Kar dışarı çıkmamızı engelledi.

Estaba trabajando bajo la nieve.

Karın altında çalışıyordu.

La nieve se está derritiendo.

Kar eriyip gidiyor.

¿Has visto nieve alguna vez?

Hiç kar gördün mü?

La nieve me impidió salir.

Kar dışarı çıkmamı engelledi.

No me gusta la nieve.

- Karı sevmiyorum.
- Kardan hoşlanmıyorum.

Viene una tormenta de nieve.

Bir kar fırtınası geliyor.

Nos perdimos en la nieve.

- Biz karda kaybolduk.
- Karda kaybolduk.

Hice un muñeco de nieve.

Bir kardan adam yaptım.

Puede que nieve esta tarde.

Bu akşam kar yağabilir.

Tenemos mucha nieve en invierno.

Kışın çok kar var.

Hay nieve en la montaña.

Dağda kar var.

- A ellos les gusta jugar en la nieve.
- Les gusta jugar en la nieve.

Onlar karda oynamayı seviyorlar.

Los niños estaban esperando la primera nieve para poder construir un muñeco de nieve.

Çocuklar kardan adam yapmak için ilk kar yağışını bekliyorlardı.

Debería saltar sobre toda esta nieve.

Tüm bu buzun ve karın üzerinden kayıp geçmeliyim.

Y bien protegido por la nieve.

ve kar sayesinde güzelce yalıtıldım.

Él limpió la nieve del camino.

O, yoldaki karı temizledi.

Hubo mucha nieve el invierno anterior.

Geçen kış çok kar vardı.

La colina estaba cubierta de nieve.

Tepe tamamen karla kaplıydı.

La lluvia se convirtió en nieve.

Yağmur kara dönüştü.

La montaña está cubierta de nieve.

- Dağ kar ile kaplı.
- Dağ, kar ile kaplı.

Las colinas estaban cubiertas de nieve.

Tepeler karla kaplıydı.

No pudo salir por la nieve.

O, kardan dolayı dışarı çıkamadı.

La nieve ha comenzado a derretirse.

Kar rahatlatmaya başladı.

Nosotros rara vez tenemos nieve aquí.

Biz burada nadiren kar görürüz.

Odio la nieve y el carnaval.

Kar ve karnavaldan nefret ediyorum.

La nieve ha cubierto el autobús.

Kar otobüsü kapladı.

¿Por qué es blanca la nieve?

Kar niçin beyazdır?

La ciudad estaba cubierta de nieve.

Şehir karla kaplandı.

- Probablemente mañana nevará.
- Probablemente nieve mañana.

Yarın muhtemelen kar yağacak.

La nieve cubrió completamente la ciudad.

Kar şehri tamamen kapladı.

El año pasado hubo mucha nieve.

Geçen yıl çok kar vardı.

Tenemos menos nieve de lo usual.

Her zamankinden daha az karımız var.

Limpiaron la nieve de la vereda.

Kaldırımın karını temizlediler.

El suelo está cubierto de nieve.

Yer kar ile kaplıdır.

Hemos tenido poca nieve este invierno.

Bu kış çok az kar vardı.

La tormenta de nieve no amainaba.

Kar fırtınası devam etti.

Esa es nieve del año pasado.

O geçen yılki kar.

A Tom le gusta la nieve.

Tom karı seviyor.

Tomás está fuera, retirando la nieve.

Tom dışarıda kar kürüyor.

Los árboles estaban cubiertos de nieve.

Ağaçlar karla kaplıydı.

A Mary le gusta la nieve.

Mary karı seviyor.

- Es un helado.
- Es una nieve.

Bu bir dondurma.

Esa montaña está cubierta de nieve.

O dağ kar ile kaplıdır.