Translation of "Marcas" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Marcas" in a sentence and their turkish translations:

- ¡En sus marcas, listos, ya!
- En sus marcas, listos, ¡fuera!

- Çizgilerinize, hazırlanın, başlayın!
- Yerlerinize... Hazır... Başla!

Estas marcas eran idénticas,

Bu işaretler aynıydı,

En sus marcas. Listos.

Şimdi. Hazır.

¿Qué marcas de cerveza tiene?

Ne tür biralar içersin?

En sus marcas, listos, ¡fuera!

Yerlerinize... Hazır... Başla!

En sus marcas, listos, ¡nos vemos!

Hazır, yerinde, görüşürüz!

¡En sus marcas, listos, nos vemos!

Konum al! Hazır! Görüşürüz!

¡Miren, tiene marcas de dientes! ¿Ven eso?

Baksanıza, diş izleri var! Gördünüz mü?

Y usaban estas insólitas e inocentes marcas

Ve bu tamamen duyulmamış ve şüphe uyandırmayan markaların amacı,

A su paso, la disciplina de las marcas

Ardından, markalaşma disiplini

Esta raza de perro tiene marcas muy especiales.

Bu köpek ırkının çok özel işaretleri var.

Las marcas de café ligeramente tostado siguen siendo las más populares.

Hafif-kavrulmuş kahve markaları en popüler kalır.

Tom sostiene que puede degustar la diferencia entre estas dos marcas de sal.

Tom bu iki tuz markası arasındaki farkı tadabileceğini iddia ediyor.

"Esos son los animales que mata". Así que miraba las presas, las marcas, las excavaciones en la arena,

"Tamam, bunlar öldürdüğü hayvanlar." Öldürdüğü hayvanlara, küçük izlere ve kumdaki kazılara baktım.