Examples of using "Kyoto" in a sentence and their turkish translations:
Kyoto'yu ziyaret etmelisiniz.
Kyoto'ya kadar trenle gittim.
Kyoto birçok turist tarafından ziyaret edilir.
Kyoto turizm sektörüne bağımlıdır.
Kyoto'da birçok ünlü eski bina vardır.
Kyoto, türbe ve tapınaklarıyla ünlüdür.
Onu Kyoto Kraliyet Sarayına götürdüm.
Onlar şimdi ya Kyoto'da ya da Osaka'dalar.
- Onunla ilk karşılaşmam Kyoto'da oldu.
- Onunla ilk kez Kyoto'da karşılaştım.
- Japonya güzel kentlerle doludur. Örneğin Kyoto ve Nara.
- Japonya güzel şehirlerle doludur. Kyoto ve Nara, örneğin.
Kochi'nin iklimi Kyoto'nunkinden daha sıcaktır.
Jane onun Kyoto hakkında bildiği kadar çok Nara hakkında bilmiyor.