Examples of using "Indispensable" in a sentence and their turkish translations:
vazgeçilmez
Hiç kimse vazgeçilmez değildir.
Yardımın bizim için vazgeçilmezdir.
Su bizim için vazgeçilmezdir.
Sağlık mutluluk için gereklidir.
Egzersiz, bir köpek için hayatidir.
Su bitkiler için vazgeçilmezdir.
Hava, yaşamak için vazgeçilmezdir.
Ve her vatandaş böyle vazgeçilmez bir rol oynar.
Dil eğitiminde tekrar şarttır.
- Verimli toprak tarım için zaruridir.
- Verimli toprak tarım için olmazsa olmazdır.
O, esastır.
Banliyödeki bir yaşam için araba zaruridir.
Sağlık mutluluk için gerekli bir koşuldur.
Ancak, parlak yönetimi ve yorulmak bilmeyen çalışmaları Napolyon'un askeri başarısının büyük bir kısmının temelini oluşturan
salçalı ekmek sokak lezzetlerinden vazgeçilmezlerdendir yani
Oksijen yanma için gereklidir.
Gerekenden daha fazla su var.
Bir pasaport, yabancı bir ülkeye giderken, onsuz gidemeyeceğin bir şeydir.