Translation of "Debate" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Debate" in a sentence and their turkish translations:

- ¿Miraste el debate presidencial?
- ¿Viste el debate presidencial?

- Başkanlık münazarasını izledin mi?
- Başkan adaylarının tartışmasını seyrettiniz mi?

Terminemos este debate.

Bu tartışmayı bitirelim.

¿Cuándo será el debate?

- Müzakere ne zaman gerçekleşecek?
- Görüşme ne zaman gerçekleşecek?

Se cerró el debate.

Tartışma kapandı.

Fue un debate interesante.

Bu ilginç bir tartışmaydı.

Ese problema naturalmente provocó debate.

Bu sorun, doğal olarak tartışma yarattı.

Tuvimos un debate muy vigoroso.

Çok şiddetli bir tartışma yaptık.

Declara tu postura en un debate.

Bir tartışmada konumunuzu bildirin.

CQ: Hemos decidido evitar el debate político

CQ: Çift partili arkadaşlığımızı

Tuvieron un debate sobre el matrimonio igualitario.

Eşcinsel evlilik konusunda bir tartışmaları vardı.

Cada lado se debate sobre su tamaño, nada sorprendente

Uzunlukları değişiyor - henüz şaşırtıcı bir şey olmadı -

Ahora, hay un debate abierto en la sociedad contemporánea

Şimdilerde çağdaş toplumlarda,

Hasta que falleció solo unos meses antes del debate.

bütün hayatı boyunca taktığı bir bilezik taktım.

Un debate recurrente que tengo con los editores de revistas,

Genellikle sözcüklerle anlaşan dergi editörleriyle

Trató en vano de poner fin a su debate ardiente.

Onların hararetli tartışmaya bir son vermek için boşuna uğraştı.

Considerada una de las estructuras más importantes del mundo, Hagia Sophia sigue siendo objeto de debate.

dünyanın en önemli yapılarından sayılan Ayasofya şimdilerde yine tartışma konusu oldu

Pero algo estaba pasando a fines del siglo XIX que cambiaría el debate sobre el expansionismo americano.

Ancak 1800'lerin sonuna doğru bu Amerikan yayılmacılığı tartışmalarının seyrini değiştiren bir şeyler olacaktı.