Examples of using "энтузиазмом" in a sentence and their turkish translations:
Piyanoyu coşkuyla çaldı.
Onu büyük bir hevesle yaptı.
O tam olarak coşku nedeniyle taşan biri değildi.
Büyük bir hayranlıkla baş rahibenin yanına gittiğimde
Çocuklar heyecanla çamurda oynadılar.
O herkesin heyecanla bu eşsiz proje üzerinde çalışmasını umuyor.