Examples of using "принимайте" in a sentence and their turkish translations:
Komutayı alın.
Acele edip bir karar verseniz iyi olur.
İlacınızı düzenli alınız.
Yönetimi devral.
İdareyi ele alın.
Hemen bir karar verseniz iyi edersiniz.
Bu kadar ciddiye almayın arkadaşlar
Her yemekten sonra bu ilacı al.
Yabancılardan hediye almayın.
Bilgisayarın başında öylece oturmayın, bir karar vermelisiniz.
Günde üç kez ilacı al.
- Her altı saatte bir bu ilacı için.
- Bu ilacı her altı saatte bir al.
- Her altı saatte bu ilacı iç.
Günde iki kez bu ilacı al.
Soğuk algınlığından korunmak için bol miktarda C vitamini al.
Lütfen dinlenin ve ağırdan alın.
Her yemekten önce bu ilacı al.
Bu mağarada yetki sizde. Kararı verin.
Hızlı kararlar verme.
Hayatını kolaylaştır. Anadillilerden öğüt al.
Yemeklerden sonra bu ilacı al.
Tom'u çok ciddiye alma.
Bu kararı bugün verme.
Onları çok ciddiye alma.
Onu çok ciddiye alma.
Onu çok ciddiye alma.
Her dört saatte bir bu ilacı al.
- Bu gece bir karara varma.
- Bu gece bir karara varmayın.
- Bu gece bir karar verme.
- Bu gece bir karar vermeyin.
Bu ilacı öğünler arasında al.
Çok ciddiye almayın!
Dünyayı olduğu gibi kabul etmeyin.
Günde iki kez bu ilacı al.
Bu mağarada yetki sizde. Kararı verin. Çıngıraklı yılan ölümcül olabilir. Bu yüzden dikkatli olmalıyız.
Onu ciddiye alma. Bir şakaydı.
- Onu kişisel olarak almayın.
- Kişisel olarak alma.