Examples of using "получше" in a sentence and their turkish translations:
Şimdi biraz daha iyi hissediyor musun?
Işık burada daha iyi.
Hiç daha iyi fikirlerin var mı?
Daha iyi bir yol var.
İşte daha iyi bir fikir.
Tom daha yakın görünüyordu.
Bügün daha iyi hissediyor musun?
Daha iyi bir açıklamanız var mı?
Daha iyi bir şey düşünebilir misin?
Daha iyi bir öneriniz var mı?
Daha iyi bir fikir önerebilir misin?
Daha iyi bir fikrin var mı?
O bugün biraz daha iyi.
Daha iyi bir yol buldum.
Daha iyi bir şeyi tercih ederim.
Daha iyi bir iş arıyor.
Daha iyi bir açıklama bekliyordum.
Sen benden daha iyi bir atıcısın.
Daha iyi günler biliyorum.
Daha iyi bir açıklama bekliyordum.
Tom bugün biraz daha iyi görünüyor.
Bugün biraz daha iyi görünüyorsun.
Daha iyi bir işe ihtiyacım var.
Sen daha iyi bir yol biliyor musun?
Daha iyi bir sözlüğe ihtiyacım var.
Tom'a daha iyi bir iş teklif edildi.
Bizim daha iyi bir plana ihtiyacımız var.
Şimdi daha iyi bir fikrim var.
Daha iyi bir fikrim var.
Daha iyi bir şey istiyorum.
Daha iyi bir planım var.
Daha iyi bir taneye sahibim.
Belki Tom'un dışında biri daha iyi bir seçenek olurdu.
Daha iyi bir şey düşünebilir misin?
Tom biraz daha iyi hissettiğini söylüyor.
Tom'un daha iyi bir fikri var.
Daha iyi bir planın var mı?
- Tom'un daha iyi bir planı var
- Tom daha iyi bir plana sahip.
Daha iyisini hak ediyorsun.
- Tom'u daha yakından tanımak istiyorum.
- Tom'u daha iyi tanımak isterim.
Bir gün dünyayı daha iyi bir yer yapacağız.
Hayır, daha iyi bir düşüncem var.
Daha iyi bir şey buldum sanıyorum.
Seni daha iyi tanımak istiyorum.
Daha iyi bir fikrim var.
Daha iyi bir şeyim var.
Sanırım daha iyi bir fikrim var.
Birbirimizi biraz daha iyi tanımalıyız.
Daha iyi bir fikri olan var mı?
Bu birbirimizi daha iyi tanımak için bir fırsat?
Tom daha iyi bir avukat tutmalıydı.
Hey, daha iyi bir fikrim var.
Keşke daha iyi bir hafızam olsa.
Seni daha iyi tanımak için sabırsızlanıyorum.
Daha yakından bak.
Çok garip bir şey görmüştüm.
Tom benden daha iyi gitar çalabilir.
Tom, Mary'ye kendisine daha iyi bakmasını tavsiye etti.
Boş zamanlarımı daha verimli kullanmam gerekiyor.
Daha iyi bir mahallede yaşamak istiyorum.
Daha iyi bir yol olmak zorunda olduğunu biliyordum.
Tom bir garson olarak çalışıyor ama daha iyi bir iş arıyor.
Umarım bundan daha iyi bir plan bulabilirsin.
Bir gün dünyayı daha iyi bir yer yapacağız.
Keşke daha fazla Fransızca konuşsam.
Biraz daha iyi görünüyordu, aldırmayı bırakmıştı.
Daha iyi bir fikir yokluğunda bu metodu seçmek zorunda kaldım.
Daha yakından göz atalım.
İyi bir maaş teklif eden iyi bir şirkete geçti.
Ben bu kravatı beğenmiyorum. Bana daha iyi birini göster.
Daha iyi bir fikri olan varsa dinlemek isterim.
- Sanırım daha iyi bir sistemle gelmek zor olmazdı.
- Sanırım daha iyi bir sistemle ortaya çıkmak çok zor olmazdı.
Birbirimizi biraz daha iyi tanıyabileceğimizi ummuştum.
Seni daha iyi tanımak istiyorum.
Fotoğraf çekeceğimizi bilseydim bundan daha iyi giyerdim.
Bütün gün oturup Tom'u beklemekten daha iyi yapacak şeylerim var.
Mary, Tom'dan daha iyi birini bulamazsa, onunla evlenmeye karar verdi.
Bu konuda birlikte beyin fırtınası yapsak ve daha iyi bir fikir edinsek iyi olur.
Tom bugün biraz daha iyi hissediyor.
Yapacak daha iyi bir şeyin yok mu?