Examples of using "подружка" in a sentence and their turkish translations:
Kız arkadaşım bana yalan söyledi.
Mary nedimedir.
O muhtemelen Tom'un kız arkadaşı.
Tom'un kız arkadaşı ondan daha yaşlı.
Annem ve babam, kız arkadaşımdan hoşlanmazlar.
Dan'ın yeni kız arkadaşı çok genç.
Mary, Tom'un kız arkadaşıdır.
Kız arkadaşın kim?
Sen Tom'un kız arkadaşı mısın?
Tom'un kız arkadaşı kendinden üç yaş daha genç.
Mary, Oliver'ın gizli bir kız arkadaşı olduğundan endişeliydi.
Oliver, yeni kız arkadaşının yasadışı bir göçmen olduğunu öğrendi.
Arkadaşın nerede?
Kız arkadaşı onu aldattı fakat o onu yakalayıncaya kadar o inkar etti.
Ebeveynlerim kız arkadaşımı sevmiyor. Onlar onun bir zengin koca avcısı kadın olduğunu söylüyor.
"Kız arkadaşını en çok hangi insansı maymuna benzetirdin?" "Ne biçim bir soru ... Peki, um ...Sanırım, bir orangutan."
Onun yeni kız arkadaşı çekici görünüyor, ama ne yazık ki o çok aptal.
Köpeğimin adı Belysh. Bu yaz ona pençesini çıkarmasını öğrettim. Her sabah erkenden kalkıp onu besliyorum. Sonra yürüyüşe çıkarız. O beni diğer köpeklerden korur. Ben bisiklet sürmeye gittiğimde, o yanımda koşuyor. Onun bir arkadaşı var, adı Chernyshka. O onunla oynamaktan hoşlanıyor. Belysh çok kibar ve zeki bir köpek.