Examples of using "найдена" in a sentence and their turkish translations:
Kayıp kedi henüz bulunmadı.
Türkiye de bulunan siteler bu kelimeleri de içerisinde bulundurdu.
O hâlâ köpeğinin canlı bulunabileceği umuduna tutunuyordu.
O, nehrin dibinde bulundu.
O bulunmadı.
Çalınan araç otoparkta bulundu.